TR EN

Dil Seçin

Ara

Resulûllah Efendimiz (asm) bir toplulukta oturduğu zaman, 

ashabı için şu duayı okumadan nadiren kalkardı: 

“Allahım! 

Bize korkundan öyle bir pay ayır ki, 

bu sana karşı işlenecek günahlarla bizim aramızda 

bir engel olsun.

İtaatinden öyle bir nasib ver ki,

o bizi cennete ulaştırsın.

Yakîninden öyle bir hisse lütfet ki,

dünyevî musibetlere tahammül kolaylaşsın.

 

Allahım!

Sağ olduğumuz müddetçe

kulaklarımızdan, gözlerimizden,

kuvvetimizden istifade etmemizi nasib et.

Aynı şeyi bizden sonra gelecek olan

neslimize de nasib et.

İntikamımızı, bize zulmedenlerden

almışlardan kıl (mazlumlardan değil).

Bize tecavüz edenlere karşı bizi muzaffer kıl.

Bize, dinî musibet verme.

Dünyayı, ne asıl gayemiz kıl,

ne de ilmimizin son hedefi.

Bize merhametli olmayanı

bize musallat etme.”

(Tirmizî, Daavat, 73)