TR EN

Dil Seçin

Ara

İlmin Asaleti / Tarih Öyküsü

İlmin Asaleti / Tarih Öyküsü

Emir Sultan Mehmet Şemseddin, Sultan Yıldırım Beyazıt’ın kızı Hundi Hatunla evlenmek istemişti. Bu düşünceyle Sadrazam Çandarlı Ali Paşa’ya müracaat ederek aracı olmasını istedi. Sadrazam ona:

“Sen fakir bir dervişsin. Soyunuzu ve haddinizi neden bilmezsiniz! Sultan senin neyine…” diyerek tersledi.

Fakat bu hadiseyi Yıldırım Beyazıt işitince Sadrazamı huzuruna çağırarak:

“Lala! Şarkın en büyük âlimine fazlasıyla ayıp etmişsiniz. Lala! Biz de asalete ehemmiyet veririz. Ancak âlimin de, ilmin de bir asaleti ve itibarı vardır. Eğer bu zat vaktiyle medreseye değil de askerliğe intisap etmiş olsa idi, bu zekâsı ile yükselecek, belki biz de ona vezirlik verecektik. Kaldı ki, askerlik tahsili kolay, ilim tahsili zordur. Askerlikte geçicilik, ilimde daimîlik vardır. Bu sebeple biz kerimemiz için, şarkın tanınmış âlimini kendimize damat edinmeyi münasip buluruz.” demiş ve daha sonra kızını Emir Sultan Buharî’ye vermiştir.