Atla Ama...
Neşeli Öykü
Ara
Neşeli Öykü
Sıcak mı sıcak bir hava.
Yumurta pişirecek kadar…
Epeyce kilolu adam da boncuk boncuk terliyor.
Bu sıcakta, hem de tam öğle zamanı, kızgın güneşin altında tenha bir köy yolunda araç bekliyor.
Dakikalar dakikalara ekleniyor. Saatler doluyor. Ama ne gelen var, ne giden.. Bekleyip duruyor adamcağız. Şişmanlık da bir yandan... Ölecek sıcaktan.
Derken adamın gözleri sevinçle parlıyor. Karşıdan gelen bir araba!.. Yaklaşıyor, yaklaşıyor. Bir de ne görsün; kemikleri çıkmış, sıska mı sıska bir beygir kan ter içinde tepeleme yüklü at arabasını çekmeye çalışıyor...
Araba tam hizasına gelince, güç bela konuşan şişman adam arabacıya yalvarıyor:
“Ne olur, beni de atar mısın şehre kadar?”
Arabacı başıyla “olmaz!” deyince, şişman adam can havliyle tekrar yalvarıyor:
“İnsaniyet namına be kardeşim… Mahvoldum, öleceğim buralarda. Görmüyor musun ne durumdayım! Perişan oldum, al beni ne olur...”
Acıyor arabacı… Biraz isteksizce düşünüyor... Bir şişman adama bakıyor, bir sıska atını süzüyor. Sonunda şişman adama doğru eğilerek usulca “Haydi atla,” diyor; “Atla ama, bizim ata çaktırma!..”
İnsanlar eleştirilmekten hoşlanmazlar. Fakat kimi durumlarda eleştiri yapmak kaçınılmaz bir görev hâline…
Bilgi, günümüzün olmazsa olmazları arasında.
Uzun uzun düşünmeli insan: Seviyorum, derken, ne kadar onu sevdiğini, ne kadar…
Bir kuşun vücudunda o kadar önemli işlemler ve olaylar gerçekleşir ki, tüm…
“Allah’ın birisini senin aracılığınla hidayete getirmesi, senin için Güneş’in üzerine doğduğu her…
Kelime ve kavramların anlam dünyamızdaki karşılıkları insana dair önemli ipuçları taşır.