TR EN

Dil Seçin

Ara

Hediye

Yaşanmış Öykü

 

Beyaz gövdesinde taze bahar dalları ve kuşlar oynaşan iki zarif lamba ve biri koyu, diğeri açık mavi iki kesme cam bardak...

Bunların hikâyesi şöyle: İlhan Molu’nun rahmetli dedesi Muhlis Gülgör, 1926 yılında, nişan gecesinin ertesi günü nişanlısı Şefika Hanım’a bir lamba ile birlikte aşağıdaki mektubu gönderir:

“Muhterem Şefika Hanım,

Lamba aydınlık demek. Aydınlıksa mutluluk demek. Size bir ömür boyu mutlu bir evlilik vaat ediyorum. Lambanın üzerindeki bahar dalları kadar taze kalacak size olan sevgim. Bahar dallarının üzerindeki kuşlar kadar hür ve huzur dolu bir hayatınız olacak benimle birlikte. Bu lambaları size olan hislerimin sembolü olarak muhafaza ediniz lütfen.”

Şefika Hanım da Muhlis Bey’e bir çift bardak göndererek şöyle bir cevap yazmış:

“Muhterem Muhlis Beyefendi,

Mektubunuza ve benim için çok değerli olan hediyenize çok teşekkür ederim. Ben de size bir çift mavi bardak gönderiyorum. Mavi, sadakatin rengidir. Bardakların biri içini göstermez, dışa kapalıdır. Evlilikler acı ve tatlı sürprizlerle doludur. Evliliğimiz süresince yaşayacağım sıkıntıları ve aile sırlarımızı tıpkı bu içini göstermeyen bardak gibi içimde saklayacağım. Diğer bardak ise billur gibidir, içini gösterir. Sevinçlerimizi, güzellikleri ve mutluluklarımızı ise bu bardağa koyacağım ki herkesle paylaşabilelim diye. Size huzurlu ve saadet dolu bir evlilik yaşatmak için elimden gelen her şeyi yapacağıma emin olabilirsiniz.”

...

Güzel niyetlerle güzelleşir hayat. Ve bazen öyküdeki gibi, eşyalar bu niyetlere tercüman olur. Bu eşyalar da iki güzel insanı ve onların herkese örnek olacak samimi sevgi ve niyetlerini ne güzel anlatıyor.