TR EN

Dil Seçin

Ara

Ebola Paniği

Ebola Paniği

Son günlerde Ebola virüsü salgın hastalığa yol açtı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bu salgından ölenlerin sayısını en son 1145 olarak açıkladı ve bu sayı hızla artıyor. 2127 yeni vakaya rastlandı ve halen Afrika’da bir milyon kişi  bu virüs salgınından dolayı gözlem altında.

Ebola ilk 1976 yılında ortaya çıktı. Domuz, yarasa ve maymunlarda görüldü, onlardan insana geçti. Şimdiye kadar dört ayrı salgına sebep oldu. Şu an özellikle Afrika’nın Gine, Liberya, Sierra Leone ve Nijerya ülkelerinde etkili. Salgına yakalananlarda ölüm oranı yüzde 50-90’ı buluyor.

Ebola virüsü sudan ve havadan geçmiyor. Hastaların kan, kusmuk, dışkı, idrar ve ter gibi vücut sıvıları yoluyla yayılıyor. Vücudun virüsü alması durumunda hastalık 5-10 gün içinde kendisini gösteriyor.

Ebola virüsü bağışıklık sistemini çökertiyor ve 3-4 günde ölüme götürüyor. Ani başlayan yüksek ateş, üşüme, titreme ve bitkinlik gibi belirtilerle başlıyor. Tabloya çeşitli organlarda ağrılar ekleniyor.

Henüz koruyucu bir aşısı mevcut değil. Tedavisi ise yok.

Eboladan ancak bazı tedbirlerle korunabiliriz. Sık sık elleri yıkamak, ebola virüsü şüphelisi olanlardan uzak durmak, virüsün yayıldığı ülkelere gitmemek; gidecek olanların ise hijyen hususunda azami dikkat göstermeleri, mecbur kalmadıkça kalabalık yerlere gitmemeleri ve et ürünlerini tüketmekten imtina etmeleri bunların başında geliyor.

Ebola salgını birçok ülkenin ekonomilerini kötü etkiledi, turizmi adeta durma noktasına getirdi. Sadece Afrika’yı değil tüm dünyayı paniğe soktu.

Kendine aşırı güvenen, gurur ve kibir içindeki insana gözle görülmeyen, 80 nm (bir milimetrenin milyonda biri) kadar olan minnacık canlılar meydan okuyor ve insanoğlunun sırtını yere getiriyor. Ona acizliğini, faniliğini hatırlatıyor. Bir yandan da insanları araştırmaya, gelişmeye ve yeni buluşlar yapmaya sevk ediyor.