TR EN

Dil Seçin

Ara

Ressam Dürer'in Şehri Nürnberg

Ressam Dürer'in Şehri Nürnberg

Zafer Dergisi Nürnberg’te düzenlenen kitap fuarlarlarına katıldığı için burada tanınmakta ve tanıştığımız insanlar, imza günlerinden tanıdıkları yazarlara ve bilhassa Selim Gündüzalp’e selamlar yollamaktalar.

Fatih Sultan Mehmed’in İstanbulu fethi ile Bizans devleti sona ererken, Avrupa’da Ortaçağ adı verilen karanlık devir sona ermiş ve Rönesans denilen yeni bir çağ başlamıştı.

Ortaçağ; Avrupa’da 1500 yıl süren cehalet, zulüm ve sefalet devri olmuştu. Ancak 571 de doğan Rahmet Peygamberi ile birlikte Ortadoğu ve Asya’da parlak medeniyetler kurulmuştur. Aslında Ortaçağ öncesi Roma döneminden beri özgürlükçü ve yeni fikirler taşıyan insanlar yargılanmış ve Roma meydanlarında çarmıha gerilenler hiç eksik olmamıştır. Ancak bilim adamlarını yargılayıp yakarak cezalandıran engizisyon, onların ruhlarını şeytandan kurtarmak gibi saçma bir bahanenin arkasına sığınmıştır.

‘Yeniden doğuş’ anlamına gelen ‘Rönesans’ın en önemli sanatçılarından birisi olan Albrecht Dürer, Almanya’nın Nürnberg şehrinde yaşamıştır. Aynı yüzyılda İtalya’da çocukluğumuzun Ninja Kaplumbağaları isimleri ile tanıdığımız, Leonardo Da Vinci, Mikelanjelo, Rafaello ve Donetello en meşhur sanatçılar olarak yaşamıştı.

'Dua eden eller' tablosu. Kardeşinin madende ellerinin yıpranması sonucu sanat eğitimi alamaması Dürer'i etkilemiş ve ellere bakışını değiştirmişti.

Dürer’in Elleri tablosu, dramatik öyküsü nedeniyle meşhur olmuştur. Kalabalık nüfuslu bir madenci ailesinde büyüyen Dürer, aralarında bir yaş olan erkek kardeşiyle bir anlaşma yapar. İkisi de resim sanatına ilgili ve yeteneklidir. Sırayla sanat eğitimi alacaklar, birisi okula giderken diğeri madende çalışarak ailenin geçimine katkıda bulunacaktır. Önce Dürer okula gider. Eğitimini tamamlayıp iyi bir ressam olarak döndüğünde, bir akşam aile yemeğinde kardeşine teşekkür ederek, artık nöbeti devralmak istediğini söyler. Ancak kardeşi, madendeki zor şartlar nedeniyle kırılmış parmaklarından dolayı artık resim yapmasının mümkün olmayacağını dile getirerek, kardeşinin sanat hayatındaki başarılarıyla övünmenin ona yeteceğini söyler.

İspanya Endülüs Devleti için yapılan usturlab.

Nürnberg şehri o dönemde, gemicilerin kullandıkları Usturlab adı verilen denizci aletlerinin imal edildiği atölye ve ustaları ile de ün yapmıştı. Usturlab: Astrolaboratuar anlamına gelen Arapça bir kelimedir ve pusuladaki gibi, yıldızlara bakarak yön bulmaya yarayan bir cihazdır. Aslında denize çok uzak olan bu şehrin denizci aletleri yapması garibime gitti doğrusu. Nürnberg Ulusal Müzesi’nde üzerinde Arapça yazılar bulunan usturlabları görünce bunların o dönemde İspanya’da büyük bir medeniyet olan Endülüs devleti için yapıldığını öğrendim.

Almanca berg ‘dağ’ demektir. Bediüzzaman’ın talebelerinden rahmetli Bayram Yüksel Nürnberg şehrine geldiğinde caddelerde her yerde nur yazısı görünce, Nürnberg’e Nurberg demiş. ‘Nur’ kelimesi Almanca ‘sadece’ anlamına geldiği için, cadde kenarlarında ve kavşaklarda ‘sadece yaya veya bisikletliler için’ anlamında, yaya ve bisiklet resimleri üzerinde ‘nur’ yazısı hemen her yerde görülebiliyor.

Zafer Dergisi Nürnberg’te düzenlenen kitap fuarlarlarına katıldığı için burada tanınmakta ve tanıştığımız insanlar, imza günlerinden tanıdıkları yazarlara ve bilhassa Selim Gündüzalp’e selamlar yollamaktalar.

Nürnberg Arap Kültürü Müzesinde, Nürnberg tarihinde Müslümanlarla olan ilişkiler araştırılmakta ve ortak kültüre işaret eden kitap ve araçlar sergilenmektedir. Örneğin Karavan (kervan) sergisi, kahve sergisi, tıp aletleri ve kitapları sergisi en önemli aktiviteleri olmuştur. Müzenin sitesinde optik ilminin babası İbn-ül Heysem’den, ilk yel değirmeninin Avrupa’ya, İspanya Müslümanlarından miras kalmasına kadar birçok konuda ilginç bilgiler verilmektedir. (Meraklısı için: http://www.arabischesmuseum.de/index.html)