TR EN

Dil Seçin

Ara

Güzel Günlerin Devamı Neye Bağlı?

Tarih Öyküsü

 

Bir gün cihan padişahı Kanuni Sultan Süleyman Han, Yahya Efendi Hazretleri’ne bir hatt-ı şerif gönderdi ve “Ağabey! Sen ilahî sırlara vâkıfsın, bildirilirse bilirsin. Kerem eyle de bize Osmanoğulları’nın akıbetinin ne olacağını haber ver. Nesli kesilip yok mu olacak? Yok olacaksa, bu hangi sebepten olacak?” dedi.

Hatt-ı şerifi okuyan Yahya Efendi eline kalem kâğıt alıp:

“Kardeşim neme gerek?” diye iri harflerle yazı yazıp Kanunî’ye gönderdi.

Kanunî, Yahya Efendi’den gelen mektubu okuduğunda bir şeyi ima ettiğini anlamış, fakat bunu çözememişti. Derhal bir kayık hazırlanmasını emretti ve bu bilmece ifadenin manasını anlamak için Yahya Efendi’nin dergâhına geldi.

Yahya Efendi’yi görür görmez:

“Ağabey! Ne olur gizlemeyip soruma cevap veriniz. Biz de ona göre hareket edelim” dedi.

Yahya Efendi bunun üzerine tebessüm edip:

“Cevap o idi. Bu sözümüzü anlamamanıza şaşarız” dedi. Kanunî, “Nasıl?” deyince Yahya Efendi:

“Zulüm, haksızlık yayılsa, işitenler de ‘Neme gerek’ dese ve onu önlemeye çalışmasalar; sonra koyunu kurt değil de çoban yese, bilenler de bunu söylemeyip gizlese; fakirler, muhtaçlar, gariplerin feryadı göklere çıkıp bunları taşlardan başkası işitmese, işte o zaman felakettir. Neslinin o zaman yok olmasından korkulur. Hazinelerin boşalır. Askerin itaat etmez olur ve yolundan gitmezler. Yok olmak mukadderdir” buyurdu.

Kanuni bunları işitince, gözyaşlarını tutamadı. Yahya Efendi’ye olan sevgisi daha da artmıştı.

...

Bediüzzaman Hazretlerinin dediği gibi: “‘neme lazım, başkası düşünsün’ istibdadın yadigârıdır…” Daha özgür ve dolayısıyla Allah’a tam ve halis bir kul olarak yaşayabilmek için, hayra çalışmak, hak olana destek vermek ve şerlere engel olmaya gayret etmek gerekmiyor mu?.. Güzel günlerin devamını merak edenler “emr-i bil mâruf; nehy-i anil münker”e devam etmeli.