Rüyamızda Neden Bağıramayız?

Güzel rüyaların yanı sıra kâbuslar gördüğümüz de olur. Çoğu zaman bu kâbuslarda bir tehlikeyle karşı karşıya kalırız ve bağırmamız gerekebilir. Var gücümüzle bağırmaya çalışırız, fakat sesimizin çıkmadığını dehşetle farkeder ve telâşa kapılırız.

Peki, insanoğlu rüyasında neden bağıramaz, hiç düşündünüz mü?

Uyku sırasında, beyin etkinlikleri bakımından iki farklı aşamadan geçeriz. Bunlar REM (Hızlı göz hareketleri) ve REM-dışı aşamalardır. Bu aşamalar, uyku boyunca dönüşümlü olarak devreye girer ve döngü birkaç kez yinelenir. REM-dışı uykuda, fazla olmamakla birlikte vücutta hareket gözlenebilir, kalp atım ve solunum hızı hemen hemen sabit ve gözlerin hareketi yavaş olur. REM uykusundaysa kan basıncının yanı sıra, kalp atım ve solunum hızı da değişiklik gösterebilir. Rüyaların görüldüğü aşama da REM aşamasıdır.

REM aşamasının ilginç bir özelliği de, bu aşamada vücudun neredeyse tam bir felç durumunda olmasıdır. Kişinin, gördüğü rüyalardan dolayı zarar görmemesi için, hayati bir koruma tedbiridir. Böylece beyin, REM uykusu boyunca kas kasılmalarını baskılayıcı sinyaller gönderir. Mesela, bu tedbir olmasaydı, gördüğümüz rüyadaki farklı tepkiler ve hareketlerle kendimize zarar verebilirdik; ya da eşiniz rüyasında tartıştığı birisine yumruk atar, sabah gözü mor olarak kalkan siz olurdunuz… Gördüğümüz gibi Allah’ın, uykudaki kuluna rahmet ve yardımlarından birisi de budur.

Uyku sırasında bazı kaslar, sözgelimi parmak ve yüz kasları, seğirir gibi hafifçe kasılabildikleri halde kol ve bacak kasları gibi büyük kaslar, felçli gibi, büyük ölçüde gevşek durumda kalırlar. İşe rüya gördüğümüz sırada bağıramamamızın nedeni de budur.