TR EN

Dil Seçin

Ara

Yanlış çok; yanlışı tenkid etmek de kolay. Ancak bir doğruyu öğretmek, bin tane yanlışın yanlış olduğunu sayıp dökmekten daha hayırlıdır… Okuyanın gönlüne aşk, şevk ve ümit vermelisin. Çok kahır çekmiş bu halkı karamsarlığa itmeye kimsenin hakkı yoktur.

— Fethi Gemuhluoğlu

...

 

Bazı şiirlerin kafiye tutmadığını zor yoldan öğrendim. Bazı hikâyelerin belli bir başlangıcı, ortası ve sonu olmadığını da... Hayatı bilinmezliklerle yaşamak; değişmek zorunda kalmak; bir sonraki anda ne olacağını bilmeksizin içinde bulunduğunuz ânı en iyi şekilde değerlendirmek... Tatlı belirsizlik.

— Gilda Rabner

...

 

Çok çalışan birisi olmak yetmez, ne üzerinde çalıştığınızı da düşünün.

— H. David Thoreau

...

 

Bir yerden başlamak gerek... Hani demem o ki: Başlamadığınız hiçbir şey

bitmez...

— Prof. Dr. Salih Şimşek

...

 

Etkileyici ve hatırlanabilir bir konuşma yapmak için:

1. Dinleyicinin beklentisini bilin.

2. Hedefiniz / mesajınız açık olsun.

3. Seçtiğiniz konuya odaklanın.

4. Yeni bakış açısı getirin.

5. Kanıt ve dayanaklar sunun.

6. Gereksiz noktalara girmeyin.

7. Hazırlıksız konuşmayın.

— Prof. Dr. Ulvi Saran

...

 

Yola çıkmak ruhun sızısına şifa aramaktır. Hayat bir bakıma şifa bulma arzusudur. İnsanın o ilksel ayrılığından iyileşme ve Canan’la buluşma arzusu. Şifa sahibini arayış ... 

Bir sufi sözünde söylendiği gibi, “Her arayan bulamaz, ancak bulanlar yalnızca arayanlardır.”

— Prof. Dr. Kemal Sayar

...

 

Cahit Zarifoğlu, zarif dokunuşların şiirini okuyor parmak uçlarında, eşyaya kalbiyle temas edenlerin sevincini taşırıyor aklımıza: “Ben menekşelerin yapraklarını birkaç aylık çocuğun pembe yanaklarını okşar gibi okşayanlar gördüm.”

...

 

Rainer Maria Rilke, insanın sonsuza akışını duyuyor can kulağıyla: “Yalnızca içteki yakındır; başka her şey uzak.” Yakınlığın ve uzaklığın tarifini ruhun coğrafyasına göre yapıyor. Bir başka “şahdamarı yakınlığı” arayışı…

...

 

İbadet nefse, ilim cehalete meydan okumadır. Takva şeytana, sanat kabalığa, spor tembelliğe, edep hayasızlığa meydan okumadır... 

— Ömer Hatunoğlu

...

 

Yörüklerin iyilik duası:

“Allah’ım! Önce dağa taşa ver. Ormana, hayvanlara, suya ver. Ondan sonra insanlara, kapı komşuma, muhtaç olana ver. Peşi sıra da bana ver!..”