Allah’ın Sayısız Nimetleri

“Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız, saymakla bitiremezsiniz.” (Nahl Suresi, 18)

 

Allah’ın nimetlerini saymayı deneyelim. Vermesi, koruması, himayesi… Bildiğimiz ve bilmediğimiz nimetleri…

Var olmak. Olmayabilirdik… 

Nefes almak ve vermek. Bunu günde binlerce defa yapabilmek.

Sağlıklı olmak. Görmek, duymak, dokunmak, tat ve koku almak.

Tıpkı bir saat gibi tıkır tıkır çalıştırılan iskelet, kas, lenf, sinir, solunum, dolaşım, boşaltım, sindirim ve diğer bütün sistemlerimiz.

Gözlerimiz 576 megapiksel çözünürlüğe sahip. İki gözümüz olduğu için alan derinliğini fark edebiliyoruz. Mesafeyi ölçebiliyor, tahmin edebiliyoruz. İki ayrı görüntü, beyindeki görme merkezinde kusursuz olarak nasıl birleştiriliyor? Gözün, göz içinin, göz merceğinin temizliği otomatik olarak yapılıyor. Göz içi basıncı otomatik ayarlanıyor. Gözlerin otomatik odaklama özelliği var. Gözlerimiz üç ana rengi ve bütün ara renkleri ayırt edebiliyor. Gözlerimiz toplam 10 milyon rengi ayırt edebiliyor. Grinin 500 tonunu ayırt edebiliyor. En gelişmiş kameralardan bile üstün. 

İnsan hafızası 2,5 milyon gigabyte. Bu da hafızamızın 300 yıl süren bir hd filmi kaydedebilmesi demek.

İnsanın kan, tansiyon, nabız, ısı değerlerinin çok dar aralıklarda, marjlarda sürekli olarak dengede tutulması.

Özellikle karaciğerin tıpkı bir laboratuvar gibi yüzlerce görev yapması. Bir ömür boyu…

Hipotalamusun, hipofiz bezinin, tiroit bezinin, duygusal zekâ merkezi amigdalanın görevleri…

Saçlar uzar, kirpikler uzamaz. 

İnsanların ses tonları, simaları, parmak izleri, retinaları farklı olması.

Her gün hiç düşünmeden alıp verdiğimiz nefesler, tüplerde satılsaydı, buna ne kadar dayanabilirdik?

…

Bunlar bedenimizdeki bir çırpıda sayabildiklerimiz. Bir de yapabildiklerimiz var:

Yürüyebilmek, koşabilmek, oturabilmek, kalkabilmek, uyuyabilmek, uyanabilmek. Yemek yiyebilmek, su içebilmek.

Konuşmak, düşünmek, hayal kurmak.

Okuyabilmek, yazabilmek, kalem tutabilmek.

Anlayabilmek, hissedebilmek.

İnsana kalemle yazmanın öğretilmesi.

İnsana bilimi, teknolojiyi, sanatı ilham edilmesi…

İnsana sevgi, merhamet, şefkat verilmeseydi, dünya nasıl bir yer olurdu?

Bütün bunlar, insanın görme-işitme-düşünme-gözlem sınırlarına giren nimetlerin bir kısmının yalnızca isimleri.

Ya sayamadıklarımız, saymayı unuttuklarımız?

Bilmediğimiz, düşünmediğimiz, düşünemediğimiz, farkında bile olmadığımız nimetler?

…

Çevremizdeki, bizi saran âlemlerdeki nimetler:

Dünyamız uzayda bir saatte 108.000 kilometre hızla uçuyor. Bunu hissetmiyoruz. Dünya uçağını şu kadar milyar yıldır uzayda hiçbir yere çarpmadan uçurulması. Rotasından uzaya fırlamaması…

Güneş, dünyamızı kendine doğru çekerken, dünya uzayda müthiş bir süratle uçuyor. Dünya güneşe yapışmıyor, güneş sisteminden fırlayıp gitmiyor. Merkezcil kuvvetle merkezkaç kuvvet dengeleniyor…

Dünyada yaşanan gece, gündüz ve mevsimlerin dengeleri…

Dünyadaki dengelerin devam etmesi için ayın çok ince hesaplamalarla dünyaya uydu olarak yaratılması.

Dünyayla güneş arasındaki mesafenin, insanın yaşamasına imkân verecek şekilde ayarlanması. 

Dünya atmosferi, dünyamızı radyasyon fırtınalarına, elektromanyetik fırtınalara, meteorlara, zararlı ışınlara karşı koruması.  

Dünya şartlarının insana göre ayarlanması. 

İnsana hizmetkâr edilen bitkiler, hayvanlar…

İnsan için yaratılmış meyveler, sebzeler… Üstelik her mevsim ve milyonlarca ton…

Yanıcı hidrojenden, yakıcı oksijenden, suyun yaratılması. Kar ve yağmur.

Dağlardaki, yer altındaki madenleri, petrolü, gazı, elementleri insan için depolanması.

…

Bir de manevi nimetler var:

İnsan olmak.

Mü’min ve Müslüman olmak.

Her an insanı koruyan, gözeten, işiten, dinleyen, yaşatan… İnsana destek olan, yardım eden, yol gösteren… İnsanın dualarına cevap veren Allah (cc).

Allah’ın varlığını bilmek ve Allah’a iman etmek, insan için en büyük nimet.

Vücut sağlığı, akıl sağlığı…

İnsanın bu dünyada, bu kâinatta yapayalnız, çaresiz bırakılmaması. Her an her dengenin, denklemin korunması.

Bilhassa Peygamber Efendimiz (asm) ve Kur’ân-ı Kerim… Ve tarih boyunca insana peygamberler ve mukaddes kitaplar gönderilmesi. Dünya ve ahiret saadetinin yollarının gösterilmesi.

…

Neredeyse bir yıldır pandemi-koronavirüs imtihanındayız. Haydi şimdi bir kere daha bu yazının ilk satırlarına dönelim, en büyük nimetlerden birisini yeniden hatırlayalım: sağlıklı olmak, sağlıklı kalabilmek…

Farkında mıyız?

En son ne zaman şükrettik?

…

Şu ayetle bitirelim:

“Kullarımdan şükredenler pek azdır.” (Sebe, 13; Araf, 10; Mülk, 23)