TR EN

Dil Seçin

Ara

Kavgadan Pay Uman Şeytandır

 

Bir adam yolda karınları acıkmış dört kişiyi görüp bir miktar para verdi.

“Bu parayla bir şeyler alıp karnınızı doyurun” dedi.

Adamlardan biri İranlı idi.

“Bu parayla engür alalım” dedi.

Arap olan itiraz etti:

“Ben ineb isterim.”

Üçüncüsü Kürt idi:

“Bana sorsanız tirî alalım” derdim.

Türk olan dördüncüsü karşılık verdi:

“Vallahi ben ne tirî isterim, ne ineb, ne de engür. Benim canım üzüm çekiyor.”

Derken, önce seslerini yükselttiler, sonra bağırmaya başladılar. Nihayet kavgaya tutuştular. O mu alınacak, bu mu derken, kıyasıya dövüştüler.

Nihayet oradan geçen akıllı bir adam kavgayı görüp onları sakinleştirdi.

Dördünü de tek tek dinledi ve sonra tutup onları bir manavın önüne götürdü. Dördüne birden üzümü gösterdi:

“Dördünüz de bunu istiyorsunuz, değil mi?”

Hepsi birden başlarını sallayıp “Evet” dediler. Kavga da böylece sona ermiş oldu.

 

***

Kıssadan hisse: Bu öykünün sonu şu özlü cümleyle bağlanır:

“Cümlenin maksudu bir ama rivayet muhtelif.”

 

Hepimizin düşüncesi ve niyeti gibi inşallah ameli de hayırlı olur da, kapları kırıp sularımızı aynı havuza akıtır, bir oluruz; ortak bir kelimede buluşur, konuşuruz. Kavgadan, gürültüden, patırtıdan böylece kurtuluruz inşallah. Aslında şu dünyada hepimizin istediği de bu değil mi? Birlik, dirlik, düzenlik…

Birliğin sahibi, Vahid-i Ehad’dir. Düzenin sahibi, nizamını koyan Allah’tır. Onun emirlerine uyunca da, işte insanlığa gelecek huzur uzakta değil, yakındır. Yoksa bu kavgadan pay uman ancak şeytandır. Baş düşmanımız bizi hep birbirimize kırdırıyor. Dün Âdem’in evlatlarını, bugün de bizi... Huzuru bozan her kavgada, ipler kimin elinde olursa olsun, gerisinde şeytan vardır.