SIR SAKLAMAK
Yavuz Sultan Selim de diğer padişahlar gibi, devlet sırrı olarak, sefer hazırlıklarını gizli tutarmış. Bir keresinde, vezirlerinden birisi ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi öğrenmek isteyince, Yavuz Selim ona:
“Sen sır saklamasını bilir misin?’’ diye sormuş.
Vezir, padişahtan sırrı öğreneceği ümidiyle hemen:
“Evet Hünkârım, bilirim!..” diye karşılık vermiş.
Yavuz Selim de bu cevap üzerine demiş ki:
“Ben de bilirim!..”
***
NE ALACAKMIŞ?
Çok şişman olan Yahya Kemâl, bir yokuşun sonundaki bir lokantanın önünde dinlenirken, içeriden çıkan garson:
“Buyrun efendim,” diye atılmış, “ne alırdınız?”
Yahya Kemal, tebessüm ederek:
“Evlât,” demiş, “Müsaade edersen biraz nefes alacağım.”
***
PATATES
Şair Lilienron, atalarıyla çok fazla övünen birisine der ki:
“Siz bana patatesi hatırlatıyorsunuz.”
Adam bu sözleri anlamayıp izah isteyince şair açıklamış:
“Çünkü onun da en iyi tarafı toprağın altındadır…”
***
AKLIN GEREĞİ
Ebu Hanife Hazretleri, üzerine doğru gelmekte olan bir hayvana yol vererek kenara çekildiğinde, yanındakiler şaşırarak, neden böyle yaptığını sorarlar. Ebu Hanife cevap verir:
“Onun boynuzları var; benim ise aklım…”
***
TAHTADAN BAŞKA
Aziz Mahmud Hüdayi, kayıkla boğazı geçerlerken, “Efendim, ölümle aramızda şu tahtadan başka bir şey yok!..” diyen öğrencisine şu cevabı vermiş:
“Evlâdım, karada o da yok!..”
***
ÇARE
Çok israf eden birisi, Sokrat’a gelip, hiç parası kalmadığından dert yanmış. Sokrat adama şu cevabı vermiş:
“Masraflarınızı kısarak, kendinizden borç alın…”