TR EN

Dil Seçin

Ara

Hz. Zeynel Abidin'in (ra) duası:

''Allah'ım! Senden başka kimseden bir hayır bana ulaşmadı ve senden başka kimse, bir kötülüğü benden uzaklaştırmadı. Dünya ve ahiret işlerin için senden başkasından bir şey beklemiyorum!''

     (Sahife-i Seccadiye'den)

 

***

 

Yaptıklarına karşılık, onlar için saklanan müjdeyi kimse bilemez.

     (Secde Suresi, 17. ayetin meali)

...

İmanın en üstün mertebesi, nerede olursan ol, Allah'ın seninle beraber olduğunu bilmendir.

     (Peygamber Efendimizden (asm) - (Heysemi, I, 60))

 

***

 

Allah'ın bütün takdirleri, Mü'min için hayırlıdır.

     Muhammed el-Bakır (ra)

 

***

 

ONA NİYE İTİRAZ ETMİYORSUN?

 

Hasan Kaçan, bir dost sohbetinde bir hatırasını şöyle anlatmış:

Ben Kayseri'den gelirken, otobüste arkada iki kişi konuşuyordu:

''Bu Kayseri'de her tarafa cami yapılıyor, adım başı cami. Cuma günleri insanlar geliyor, diğer günler boş. Boşu boşuna cami yapılır mı?..'' gibisinden konuşunca ben dönüp dedim ki:

''Mecidiyeköy'ün ortasında koskocaman stadyum var, Ali Sami Yen Stadyumu. Haftanın altı günü boş duruyor, bir günü top oynanıyor. Niye ona itiraz etmiyorsunuz? Hatta üç ay da boş kalıyor. Bu bir ihtiyaçsa insanlar buna ihtiyaç duyuyorsa niye itiraz ediyorsunuz?''

 

***

 

Bir eseri, Allah'ın eseri, sanatı, hikmet ve rahmetinin tecellisi diye seyretmek ona Allah namına bakmak demektir.

     Selim Gündüzalp

 

***

 

Kim Kur'an'ı bilmedi, 

Sanki dünyaya gelmedi.

     Yunus Emre

 

***

 

Kendilerini ''şartların'' kötü yaptığını söyleyenlere, aynı şartların neden başkalarını kötü yapamadığı sorulmalıdır...

     Selahaddin Şimşek

 

***

 

İŞİNİN HAKKINI VERMEK

Genç bir marangoz, sandalyesi bozulan bir yargıcın sandalyesini inceden inceye tamir ediyor, yenilediği kısımlarını hassasiyetle rendeliyormuş.

Onun böyle çok titiz çalıştığını gören arkadaşları bunu garipseyip, neden bu kadar özene bezene yaptığını sormuşlar.

Yaptığı işin hakkını vermeyi seven genç marangoz, şu cevabı vermiş:

''Sandalyeyi çok iyi yapmaya çalışıyorum. Öyle ki bunu ben kullanacakmışım gibi tamir ediyorum. Olur ya, günün birinde üstünde ben de otursam, rahat ederim...''

Kaderin güzel cilvesidir ki, bir süre sonra, o marangoz hukuk okumuş, yargıç olmuş ve kendi yaptığı o sandalyeye oturmuş.

 

***

 

Hain içerde olunca kapı kilit tutmaz oğul!

     Dede Korkut