Hz. Zeynel Abidin'in (ra) duası:
''Allah'ım! Bizim için açtırdığın seher aydınlığından, istifade ettirdiğin gündüzün ışıklarından dolayı Sana hamdolsun.''
(Sahife-i Seccaciye'den)
***
Sizin asıl dostunuz Allah'tır, Onun Rasûlü'dür ve namazlarını kılan, zekatlarını veren ve rükû eden müminlerdir.
(Mâide Suresi, 55. ayetin meali)
...
Bir mü'min hanımına buğzetmesin. Onun bir huyunu beğenmezse, bir başka huyunu beğenir.
(Peygamber Efendimiz'den (asm) - Müslim, Radâ', 61)
***
Okumak üç türlüdür:
Dilin okuması; kıraat
Aklın okuması; tefekkür
Kalbin okuması; hayat
— İmam-ı Gazali (ra)
***
ANADOLU İNSANININ İLME SAYGISI
Samsun Köseler'deki öğretmenliğim sırasında yaşadığım bir hatıra var.
Bir gün okulun bahçesine bir öğrencimin dedesi gelmişti. Sanırım, bana bir şey söylemek istiyordu.
Ancak bahçedeki duruşu beni çok etkilemişti.
Çünkü ayakkabılarını çıkarmış ve koltuğunun altına sıkıştırmıştı.
Bu, onun okula ve ilme olan saygısının bir göstergesiydi. Hemen yanına koştum. Ellerinden tutup öptüm ve dedim ki:
''Aman dedem, canım dedem, giy ayakkabılarını...''
Dede, ayakkabılarını giymemekte ısrar ediyordu. Dedeye ayakkabılarını zorlukla giydirebilmiştim.
— Fahri Eker
(Bundan 25 sene önce yaşanmış bir olay bu. Anadolu insanının okula ve ilim öğrenmeye verdiği değeri ve duyduğu saygıyı ne güzel gösteriyor.)
***
Çeşitli çiçekler, yeşil yapraklar,
Renklerin içinde nakşını saklar
Karanlık geceler, aydın şafaklar
Uyanır cüml'alem, Sen varsın orda
— Aşık Veysel
***
Hz. Ali (ra) şöyle buyurdu:
Allah'a karşı hiç olmazsa şu iki şeye dikkat ediniz:
O'nun nimetini O'na isyâna âlet etmeyiniz.
Bir nimete kavuştuğunuzda o nimete şükretmeyi ihmal etmeyin ki; o nimetten mahrum kalmayın.
***
Göklere giden yolu bulmak isteyenler, Allah'ın elçisinin yerdeki ayak izlerini takip etsin...
— M. Selahaddin Şimşek
***
Namaz için dünya döner
Onsuz kalbin nuru söner
Kabirde olur bir fener
Sıratta Burak'tır namaz.
— Yüksel Uca
***
ARI İLE KARINCA
Bir arı, bir karıncanın bin bir güçlükle taneyi yuvasına götürdüğünü görünce, ona şöyle seslendi:
''Ey karınca, bu kendine yüklediğin nasıl bir zorluk, seçtiğin nasıl bir yüktür? Gel de benim yediğim içtiğim yeri bir gör. En güzel ve en hoş yiyecekler benden artmadıkça padişahlara ulaşmaz. İstediğim yere konar, istediğimi seçer ve istediğimden yerim.''
Bu sözleri söylerken uçtu ve kasap dükkanında bir etin üzerine kondu. Fakat kasabın bıçağı o mağrur arının üzerine denk geldi ve onu iki parçaya böldü. Arı yere düştü. Karınca gelip onu ayağından çekti ve şöyle dedi:
''Nice bir anlık şehvet ve heves vardır ki, sahibini uzun zaman üzüntüde bırakır.''
— İ. Hakkı Bursevî
***
Dünyadan sakınınız demek; haramlardan, yasaklardan sakınınız demektir.
— H. Hilmi bin Said (rh)