DOSTLAR
Bakî’ye sormuşlar, “Kaç çeşit dostunuz var?” diye.
Şair şöyle genel bir cevap vermiş:
“Üç çeşit dost vardır: Birincisi gıda gibidir, sen onu her gün ararsın; ikinci dost var ki ilaç gibidir, gerektiğinde ararsın; ama öyle dostlar vardır ki, hastalık gibidir, o seni arar bulur.”
***
EN ZOR VE EN KOLAY
Nuşirevan, bir ilim meclisindeyken “Dünyada en zor ve en kolay şey nedir?” diye ortaya sormuş.
Orada bulunan âlimlerden birisi şöyle karşılık vermiş:
“Dünyada en kolay şey söz söylemek; en zor şey de verilen sözü yerine getirmektir.”
***
ÇOK YAŞA
96 yaşında bu fani hayata gözlerini yuman Devlet-i Âliye’nin mimarbaşısı Koca Sinan’a bir gün birisi merak edip sormuş:
“Üstad, bu kadar zaman nasıl sağlıklı kaldınız?”
Mimar Sinan bu soruya şöyle cevap vermiş:
“Birlikte çalıştığım padişahlar bana hep ‘muammer ol’ (uzun ömürlü ol) diye dua ederlerdi. Ben de bu dualara layık olabilmek için, bütün vücudumu iktisatlı kullandım.”
***
ACABA?
Nişancı Hâlet Efendi ile Şeyh Galip birlikte yürürlerken, bir sürü köpeğin kendi aralarında hırlaşıp dalaştıklarını görürler. Arkadaşına takılmak isteyen Şeyh Galip:
“Bu ne hâlet?..” diye sorar.
Meseleyi anlayan Hâlet Efendi altta kalmayıp şöyle karşılık verir:
“Bilmem acaba hangisi galip!..”
***
PEYGAMBER CEVABI
Yusuf Peygamber (as), Mısır Azizi olduktan sonra, acıktığında bir parça bayat arpa ekmeği yemeyi âdet haline getirmişti. Bir gün yakınındakilerden birisi:
“Efendim, bütün Mısır’ın hazineleri elinizin altında olduğu halde, niçin arpa ekmeğiyle yetiniyorsunuz?..” diye sormuştu.
Yusuf Peygamber, peygamber ahlâkıyla şu güzel cevabı verdi:
“Tok olursam, açları unuturum diye korkarım!”