TR EN

Dil Seçin

Ara

GÜLÜ OLMAYAN DİKEN…

Ebudderda Hazretleri bir gün bir toplantıda, insanların ahlâkının gitgide bozulduğunu söyleyen bir zata şöyle dedi:

“Haklısınız!... İnsanlar, eskiden dikeni bulunmayan güllere benzerlerdi. Şimdi ise, gülü olmayan dikenleri andırıyorlar!…”

 

***

 

KAN VE ÇİÇEKLER

Fransız şairi Prudhomme, vatanı için savaşıp ölenlerin kanlarıyla sulanmış savaş meydanlarında, çiçeklerin hâlâ beyaz renkte açtıklarını, görünce acıyla şöyle der:

“Toprak bu kadar kan içmişken, Cezayir menekşesi nasıl oldu da mavileşti?.. Zambak nasıl beyaz doğuyor. Ve papatyalar neden hâlâ bembeyaz?..”

 

***

 

PALTODA KİM VAR?

Bir kış günü terziden yeni paltosunu alan ressam İbrahim Çallı, aynı gün gene terziden yeni paltosunu alan bir arkadaşı ile karşılaştı.

“Bak Çallı,” dedi arkadaşı. “Benim paltom seninkinden daha güzel.”

Çallı dudak büktü:

“Nesi güzel?”

Arkadaşı paltosunun önünü açarak gösterdi:

“Bak, benimkinin içinde kürk var.”

Ünlü ressam yarı alaylı cevap verdi:

“Benimkinin içinde de Çallı var.”

 

***

 

HANGİSİ ZARAR?

Ebu Ali Neccad anlatıyor:

Bir gün hocam İbn-i Beşşar’a:

“Sözün fazlası mı daha zararlıdır, yoksa yemeğin fazlası mı?” diye sordum.

Bana:

“Elbette sözün fazlası daha zararlıdır. Çünkü fazla yemeğin sıkıntısı geçicidir. Fazla, lüzumsuz sözün zararı ise devamlıdır.” diye cevap verdi.