TR EN

Dil Seçin

Ara

HATIRA DEFTERİ

Burhan Felek, bir gün Küçükçekmece’de et yemekleri ile meşhur bir lokantaya gitmiş. Yediği etleri çok beğenmiş. Sofrasından kalkmak üzere iken lokantanın sahibi hatıra defterini getirip:

Üstad şuraya iki satır hatıra yaz da, defterim kıymetini artırsın.” diye Felek’e uzatmış.

Burhan Felek de:

Burada bu kadar güzel et yemek imkânı varken neden birbirimizi yeriz, anlamıyorum.” diye bir not yazıp, defteri imzalamış.


 

***


 

SARAYA DAVET

Sultan Abdülmecid, adından hep övgüyle ve saygıyla söz edilen mesnevihan Hüsam Efendi ile tanışmak ister; fakat Hüsam Efendi kabul etmez; bütün davetleri geri çevirir. Aradan zaman geçer, günün birinde Beşiktaş taraflarına yolu düşen Hüsam Efendi'yi padişahın bu iş için görevlendirdiği biri yol üzerinde durdurur ve şu dörtlüğü okur:

Efendimiz bizi gönderdi, çok selam ediyor,

Görüşmek istiyorum, kendi istemez mi?” diyor.

Uzun değil ki saray, işte dört adımlık yer;

Hemen dönün gidelim, hiç düşünmeyin bu sefer!

Hüsam Efendi, bu kâfiyeli davete yine aynı usul ile cevap verir:

Ben elli beş senedir teptiğim yegâne yolun,

Henüz sonundan uzakken, tükendi gitti ömür;

Tutup bir de geri döndüm mü, yandığım gündür!


 

***


 

BEDAVA YOLCULUK

Büyük İtalyan besteci Guiseppe Verdi ile bir dostu trenle yolculuk yapıyorlardı. Kondüktör geldiğinde, Verdi biletini gösterdi. Arkadaşı, bunu yadırgadı:

Sen Senato üyesisin; bilet almaman gerekirdi.”

Verdi, durumunu şöyle açıkladı:

Ben önce müzisyen, sonra senatörüm. Müzisyen olarak biletsiz yolculuk etme hakkını kendimde görmüyorum.”