Yapman gereken hayırlı, yararlı işleri yarına bırakma. Bakarsın yarın olur da, sen olmazsın.
— Hz. Ali (kv)
***
Gerçek Dost
Bir bilgeye sormuşlar:
“Üstad, dünyada en çok kimi seversiniz?”
“Terzimi severim.”
“Aman üstad, Dünyada sevecek, sevilecek o kadar çok kimse var ki... Anne, baba, eş, çocuk, müzisyen, ressam... terzi de kim oluyor? Bu da nereden çıktı? Neden terzi?”
“Dostlarım, evet ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde... O, benim yeniden ölçümü alır. Ama ötekiler öyle değil ki… Bir kez benim hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da beni hep aynı gözle görürler.” diye cevaplamış düşünür.
***
HALK VE MANTIK
Eğer kelimeler doğru değilse, kavramlar da doğru değildir. Eğer kavramlar doğru değilse, mantık karmakarışık olur. Mantık karma karışık olduğu zaman bütün halk huzursuz olur. Halk huzursuz olduğu zaman bütün bir ulusun düzeni bozulur.
— Konfüçyüs
***
Bazı insanlar enerji verir, ışıl ışıl yıldız gibi...
Bazıları enerjinizi yutar; karadelik gibi...
***
ÖNCE ÇOCUKLAR
Sehl b. Sa’d (ra) der ki:
“Bir toplantıda Resul-i Ekrem’e içecek bir şey getirildi. Resulullah’ın (sav) sağında bir çocuk, solunda ise yaşlılar oturuyordu. Hz. Peygamber getirilen o şeyi biraz içtikten sonra sağında bulunan çocuğa:
“Eğer müsaade edersen önce yaşlı olanlara vereyim onlar içsin.” dedi. Çocuk da: “Yâ Resulallah, önce ben içmek isterim.” dedi. Efendimiz (sav) de içeceği ona verdi.
***
EN YARARLI KİM?
Açıkça neşeli ve mutlu, halinden memnun olan kimseler, manevî bakımdan yaşadıkları topluma en yararlı kimselerdir.
— Savage
***
AKŞAM VAKTİ
Gününü en güzel, en faydalı şekilde kullanmayı bilen bir insan için, asıl mutluluk akşam vaktinde gelir.
— Corneille
***
SÖYLEYİN
Söyleyin Abidin’e Mutluluğun resmini yapması gerekmez
Nâzım istedi diye.
Mutluluk ne Çin’de, ne Maçin’de,
Mutluluk bir çocuğun zeytin karası gözlerinde.
— Hakkı Özkan, Gül Sesleri
***
YÜRÜ VE KORKMA
Çocuğum
Cesaretli ol
Adım atmaktan korkma!
Sonra da,
Yürü ve koş.
Kendi başına
Ve güvenle
Korkma düşmekten
Düşenler kalkmasaydı,
Şimdi,
Kimsecikler ayakta olamazdı.
— Saliha Erdim
***
Sen Neden Oradasın?
Henry David Thoreau 19. yüzyılın ilk yarısında yaşamış en önemli Amerikan düşünürlerindendi.
Çok iyi bir eğitim almıştı. Günlük hayatı meşakkatli hale getiren her türlü lüzumsuz eşyaya sırt çevirip en temel gereçlerle yetinmeyi öğrendi. “Tek işim var benim.” diyordu Thoreau, “Düşünmek ve tabiat kitabından Tanrı’yı bulmak...”
Thoreau hayatının üç yılını zengin okul arkadaşı Ralph Waldo Emerson’un arazisinde yaşayarak geçirdi.
Thoreau vergi ödemeye direndiği için tutuklandığında, Emerson, onun bu direnişinin sebebini öğrenmek istedi. Filozofun cevabı şu oldu: “Çünkü vereceğim vergi, Meksika’ya karşı yürütülen anlamsız savaşın finansmanına yarayacağı gibi köleliği sürdüren bir hükümeti de destekleyecek...”
Waldo Emerson’un, arkadaşını demir parmaklıklar arkasında gördüğünde yönelttiği, “Sen neden oradasın?” sorusuna verdiği cevap ünlüdür: “Sen, neden burada değilsin?”
***
KUŞ TAKLİDİ
Çocuğun biri, sirk müdürüne gelir ve der ki:
“Efendim, ben kuş taklidi yaparım.”
Sirk müdürü, “Bizim kuş taklidi yapan adamımız var.” derse de, kuş taklidi yapan çocuk, “Ama benim gibisini bulamazsınız, ben sahici kuş gibi olurum.” der.
Ama sirk müdürünü ikna edemez.
Bunun üzerine kuş taklidi yapan çocuk, bir anda kollarını çırpar ve kuş olup açık pencereden uçar gider.
Sirk müdürü arkasından “aman dön, ben n’aptım!” diye feryat etse de, sesini bir daha işittiremez.
***
TOPLUMSAL BARIŞ İÇİN
Toplumsal barışın sağlanmasının formülü özgürlüktür, tahammül kültürü hürriyetin riskini alabilmelidir. Bunlar henüz yok. Benim inandığım liberal toplumun anahtarını veren cümleyi ben Kur’an’daki Kâfirun Sûresi’nde buldum: “Leküm diniküm veliyedin” yani “senin dinin sana benim dinim bana” ifadesinde.
Biz yıllardır hep azami ortak paydalar etrafında toplanmaya çalıştık, halbuki asgari ortak paydalarda uzlaşmak yeterli olur. Çünkü azami ortak payda aradığımızda uzlaşılacak çok şey oluyor ve başaramıyoruz.
— Serdar Erener, Reklamcı
***
ÇARŞININ TOZU
Birçok insanın geçtiği yola bir halı sermişlerdi. Akşam olunca o yeni ve temiz halı, üzerine konduğu yol gibi, tozdan kül rengi olmuştu.
Ben de o zaman ruhuma şunu söyledim:
“İşte bu da sana benziyor, ey ruh. Sen de çarşıyı ve çarşıda olan biteni üzerinden geçirirsen tıpkı bu halıya benzersin.”
— Ku-Kiang
***
Kederli yüzleri aydınlatmak için
yüzlerimiz sevinçten patlamalıdır.