Michael Jackson, Beatles, Led Zeppelin, Eagles, Rolling Stones, Madonna, Metallica gibi dünyaca ünlü birçok ismi duymuşsunuzdur. Her biri rock müzik tarihinde birer ikona dönüşmüş bu solist ve grupların birçok sevilen parçalarının farklı yönleri, gelişen teknolojiyle birlikte ortaya çıkıyor.
Peki nasıl oluyor da sözleri görünüşte son derece anlaşılır ve masum olan, dahası yıllardır milyonlarca müziksever tarafından keyifle dinlenen bunca ünlü şarkıda “satanizm propagandası” hiç hissettirmeden nasıl yapılabiliyor?
Cevabın, tam da bu şeytani bir zekâya yaraşır cinsten olduğunu söyleyebiliriz: Tersten dinlendiğinde “şeytana övgüler içeren birçok bölümlerin” farkına varılıyor.
Bu satanist propaganda cümleleri bu tip şarkılar sadece geriye doğru çalındığında duyulabiliyor! İşin ilginci beyin bunu normal çalındığında bile bilinçaltına alarak algılayabiliyor.
Görünen o ki, Rock şarkıları incelendiğinde şu önemli gerçek fark ediliyor: “Şeytan, rock müziğin tam ortasındaymış.”
…
Madonna’nın, ABD’de piyasaya ilk kez sürüldüğü 1987 yılında müzik listelerini altüst eden ve günümüzde de bile hâlâ ilgiyle dinlenen kült haline gelen parçası “Like a Prayer” (Bir Mümin Gibi) şu bildik cümleyle başlar: “Life is a mystery…” (Hayat bir sırdır.)
Peki ne var ki bunda şeytan bu cümlenin neresinde, dediğinizi duyar gibiyim. Ancak şeytan, kendisine yakışacağı üzere söz konusu bu şarkının tam “tersinde” duruyor.
Parçayı bir MP3 kaydı şeklinde indirip giriş bölümünü tersine okumayla dinlediğiniz zaman Madonna’nın âdeta yalvarır bir şekilde “O, hear our savior satan!” (Kurtarıcımız şeytan, duy bizi!) dediğine tanık oluyorsunuz. Şarkının klibini izlediğimizde zaten yanan haç, kilisede şamdanlar, İsa’nın haça gerildiği heykeller, Madonna’nın boynundaki haç, kilise çocuk korosu vs. sanki Hıristiyanlık propagandası yapılıyor izlenimini verse de asıl amaç dikkat dağıtmak gibi gözüküyor.
…
Hadi diyelim ki bu şarkıdaki sözler sadece bir tesadüf; iyi niyetle düşünelim İngilizce fonetiğinin Madonna’ya yaptığı bir küçük azizlik olsun… Öyle ise Madonna’dan çok daha ünlü bir başka bir örneğe geçelim. 30 yıldır dünyayı kasıp kavuran ve artık romantizmin simgesi haline gelen bir diğer besteye, “Hotel California” isimli şarkıya bakalım.
Eagles grubunun dinleyenlerin çok beğendikleri, geniş kitleleri her zaman kendine çeken bu parçasının bir dizesi aynen şöyle: “There were voices down the corridor, thought I heard them say, welcome to the Hotel California.” (Duyduğum sesler koridorun derinliklerinden geliyordu, onlara Hotel California’ya hoş geldiniz de.) Oteline gelen müşterilere güler yüzle hoş geldin demek her işletmecinin en doğal görevidir. Fakat bu bölümü tersten dinlediğinizde “Yeah Satan, he organized his own religion” (Yaşasın şeytan, o kendi dinini kurdu) diye başlayan ve şeytanı yücelterek sürüp giden bir bölüm duyuyorsanız, o zaman işin rengi değişecektir. Üstelik, California bir otel falan değil ABD’nin batısında bir eyalet ve Los Angeles’te büyük bir caddenin adı olduğunu biliyoruz. California caddesinde yeryüzünün ilk resmî şeytan tapınağının da 1968 yılında satanistlerin lideri Anton Zsandor Lavey tarafından kurulduğunu biliyorsanız bu işten huylanmalarınız daha da artacaktır.
…
Genellikle ABD’de ve İngiltere’de faaliyet gösteren bir dizi din adamı ile müzik araştırmacısı yaptıkları araştırma sonucunda, içinde “satanist” propaganda cümleleri barındıran bu gibi klasikleşmiş ünlü parçaların sayısını günümüzde 50 kadar olduğunu söylemekteler. Bu ürkütücü listede Led Zeppelin’den Rolling Stones’a, Michael Jackson’dan Metallica’ya, AC/DC’den Beatles’a dek uzanan daha birçok ünlü şarkıcı ve grubun yer alması ise bu durumu daha da vahimleştiriyor. Bu tür gruplar sadece ABD ile de sınırlı kalmıyor. Dünyanın birçok ülkesinde bu tür satanist müzik yapan grup vardır.
…
“Back-masking” tekniğinin uygulanışı bu tür şarkılarda oldukça fazladır. Back-masking, bir tür gizli mesaj verme tekniğidir. Bu mesajlar eser dinlenirken hemen algılanmazlar. Ancak ses dosyası aynı hızda ters çevrilerek dinlendiğinde gizli mesaj ortaya çıkar. Back-masking, profesyonel bir kayıt tekniğidir.
Yeni Şafak gazetesi muhabiri Ali Murat Güven internet üzerinden Jeff Milner’e ulaşarak konuyla ilgili görüşlerine başvurdu. Amerikalı müzik araştırmacısı Jeff Milner, “Satanist inanç dalgasının rock grupları arasında özellikle 1960’ların sonları ile 1970’li yıllarda dünyada büyük bir hızla yayıldığına dikkati çekerek, içinde bu tür mesajlar barındıran bestelerin de daha çok bu döneme ait olduğunu vurgulamış. “Bu tip yüzlerce parça yapıldığına inanıyorum, ama kesin olarak ortaya çıkartılanlar şimdilik birkaç düzine kadar” diyen Milner, geçmiş müzikal kayıtları ayrıntılı biçimde incelemeye olanak veren dijital stüdyo teknikleri geliştikçe her geçen gün yeni yeni örneklerin günışığına çıkacağını belirtmiş.
Konuyla ilgili olarak ayrıntılı bilgiler veren Amerikalı müzik araştırmacısı, bir bestenin içine ters yönde dinlendiğinde ortaya çıkan mesajlar yerleştirmenin teknik yöntemini ise şöyle açıklıyor: “Yapılan işe müzik endüstrisinde “back-masking” (arka planı perdeleme) deniliyor. Besteci önce asıl söylemek istediklerini aynen şarkı söyler gibi kayda okur. Sonra bunları tam tersten tekrar tekrar dinleyerek, o gizli cümleleri elde edebilmek için ne tür bir güfte yazması gerektiğini tespit eder. İstediği sesleri veren söz dizinlerini yoğun çalışma ile oluşturup okuduğunda ise parça artık geriye doğru her çalınışında bu tür propagandist bölümler içerecektir.
Buradaki asıl amaç mesajı çok geniş kitlelerle değil, yalnızca mürit düzeyine ulaşmış olan sıkı takipçilerle paylaşmaktır. Yani, tıpkı Orta Çağ’ın ürkütücü bazı okültist grupları gibi fanatik hayranlarıyla bir tür tarikat ilişkisi içindeler. En sevdikleri arka plan nakaratı ise ‘natas’ kelimesidir. Yani, şeytanın İngilizcesi olan satan kelimesinin tersten yazılışıdır. Günümüzde böyle örneklere özellikle bazı metal müziklerde rastlıyoruz.
Rock müzik tarihinde ise bu tür denemeleri en sık yapan müzisyenler Led Zeppelin’den Jimmy Page ve Robert Plant’tir. Bildiğiniz gibi, her ikisinin de sadık birer satanist olduğuna ilişkin iddialar son 30 yıldır sürekli dilden dile dolaşmaktadır. Ancak o şarkıcılar bu iddiayı sürekli reddettiler. Bunun dışında Rolling Stones’tan Mick Jagger’in, Michael Jackson’un ve Beatles üyelerinin de bu işlere meraklı olduğu yönünde yine elimizde bazı bulgular var. Bu ismi geçen şarkıcıların hepsinin ünlü satanist lider Aleister Crowley’e karşı özel bir ilgisi vardı. Bu öyle bir ilgi ki Beatles, Crowley’in resimlerini albümlerinin kapaklarına kadar taşıdı.
1875-1947 yılları arasında yaşamış olan İngiliz okültist ve yazar Aleister Crowley, müritlerine tersten konuşmanın “şeytanın dili” olduğunu anlatır ve onlara tersten konuşma sanatını mutlaka öğrenmelerini öğütlerdi.
Albümlerinde elde ettikleri büyük müzikal başarılara karşın özel yaşamları kimi dönemlerde birçok yozluklara sahne olan Led Zeppelin üyeleri, zirveden hiç inmedikleri 1970’lerde ilk darbeyi grubun solisti Robert Plant’in küçük oğlunun 1978 yılında ani bir mide rahatsızlığı sonucu ölmesiyle aldılar. Bazı İngiliz basın yayın organları bunun rakip bir okülist grubun küçük çocuğa yaptığı ölüm büyüsü yüzünden gerçekleştiği gibi fikirleri bile savunuldu. Çünkü hem grubun solisti Robert Plant’in hem de gitarist Jimmy Page’in yoğun olarak okültizmle ilgilendikleri dedikoduları o günlerde ayyuka çıkmış durumdaydı. Led Zeppelin grubunun satanist olduğu yönündeki bu tür suçlamalar o dönemde giderek arttı. Arkasından batıdaki 40 büyük radyo istasyonu aldıkları ortak bir kararla Led Zeppelin grubunun albümlerini çalmayı reddettiler. Bu arada Led Zeppelin grubu, satan şarkı sözlerini ve konserlerindeki kışkırtıcı tutumlarını dikkatle izleyen kilisenin de aforoz tehdidiyle karşı karşıya kalacaktı.
Yoğun biçimde uyuşturucu kullanıp Jimmy Page’ye ait gizemli şatolarda kara büyü toplantıları yapan Led Zeppelin’ciler son büyük darbeyi ise 1980 yılında aldılar. Grubun bir anlamda belkemiği sayılan ve müzik tarihin gelmiş geçmiş en başarılı davulcusu olarak kabul edilen “Bonzo” lâkaplı John Bonham, bir konser öncesinde kaldıkları otelde genç yaşta hayatını kaybetti. Daha 32 yaşında olan genç sanatçı John Bonham, aşırı alkolden dolayı komaya girdiği odasında ölü bulunduğunda, kendi kusmuğunun içinde boğulmuş bir durumdaydı. Led Zeppelin üyeleri bu trajik olaydan sonra grubu bir daha bir araya gelmemek üzere dağıttılar.
Led Zeppelin grubunun satanist şarkılarından en azılısı: Stairway to Heaven (Cennete Uzanan Merdiven) isimli şarkısıdır. ABD Rock tarihinin Pink Floyd ile birlikte en karizmatik iki grubundan biri olarak kabul edilen Led Zeppelin, aynı zamanda “içine şeytani mesajlar gizlenmiş besteler yapma” konusunda da sabıka dosyası en kabarık gruptur. Grubun günümüzde artık bir efsaneye dönüşmüş durumdaki ünlü şarkısı “Stairway to Heaven” ise bu şeytani kamuflajın teknik başarı açısından zirve noktası diyebiliriz. Bir grup Batılı müzik araştırmacısının, toplam süresi 12 dakikayı bulan bu şarkının ortalarında bir yerde yakaladığı tüyler ürpertici “back-masking” bölümü aynen şöyle:
Şarkının normal akış cümleleri, “04:20-04:41” arası:
If there’s a bustle in your hedgerow, don’t be alone now. (Eğer bahçenizde bir karışıklık varsa, sakın ola hiç telaşa kapılmayın.)
It’s just a spring clean for the May queen. (Bu sadece mayıs kraliçesinin yaptığı bir bahar temizliğidir.)
Yes there are two paths you can go back. (Evet, iki patika yol mevcut izleyebileceğiniz.)
But in the long run there’s still time to change the road you’re on. (Fakat böylesine uzun bir koşuda üzerinde ilerlediğiniz yolu değiştirmek için hâlâ zamanınız var.)
Bu hâliyle en azından görünürde herhangi bir satanist propaganda içermeyen şarkı, bir MP3 kaydından aynı hızla tam tersine çalındığında ise yukarıdaki cümleler şu biçimi alıyor:
Here’s my sweet satan. (İşte benim sevimli şeytanım)
The one whose little path would make me sad whose power is satan. (Bu küçük patikada ilerleyen beni hasta eden şey, şeytanın gücüdür.)
He’ll give you 666. (O sana (şeytanın İncil’deki simgesi olan) 666 sayısını verecek.)
There was a little toolshed where he made us suffer, sad satan. (Kederli şeytanın bize ıstırap verdiği bir malzeme kulübesi vardı.) (Burada geçen “malzeme kulübesi/toolshed” deyimi de bir başka okült şifre. Bu, grup üyelerinden Jimmy Page’nin satanist ayinler düzenlemek üzere 1970’lerde satın aldığı tarihî bir evin adıydı.)
Bu uzun parçada ayrıca, “Your stairway lies on the whispering wind.” (Merdivenin fısıldayan rüzgârın üzerinde uzanır) dizesi de tersten dinlendiğinde “Because I live for satan” (Çünkü şeytan için yaşıyorum) cümlesi söyleniyor.
…
Polonyalı bir rock grubu Behemoth’un, şarkılarının temelini “Satanizm” fikri oluşturur. Behemoth, (eski adıyla Baphomet), 1991 yılında kurulan ve kariyerlerine black metal yaparak başlayan Polonyalı bir death metal grubudur.
Behemoth grubunun ilk döneminde şarkı sözleri paganizm üzerineyken, son dönem Behemoth’da şarkı sözleri daha çok Satanizm, Thelema, felsefe ve kadim Ortadoğu uygarlıkları üzerinedir.
Şarkı sözlerinin büyük kısmı Nergal’e ait olsa da gruba dahil olmayan Krysztof Azarewicz’in de şarkılara katkıları olmuştur.
Şarkı sözlerinde kadim mitolojik tanrıların adlarına çok sıklıkla rastlanır: “Ceremony of Shiva”, “Sculpting the Throne of Seth”, “Pan Satyros” ve ayrıca birçok şarkının sözlerinde.
Şarkı sözlerinin içeriğinde, açıklamalarında ve gösterilen ilham kaynaklarında sıklıkla satanizmin kurucusu Aleister Crowley ismi geçer. Konser performanslarını “görsel ve işitsel olarak etkileyici, büyük ve kontrol edilemez bir kaos” olarak tanımlayan Polonyalı black metal grubunun Avrupa’da büyük bir dinleyici kitlesi vardır.
Watain’in grubu İsveç asıllı bir siyah metal grup olarak 1998 yılında kurulmuştur. Bu grup, Teistik Satanist görüşleri ve piroteknik, mumlar, şeytani ritüeller, hayvan leşleri ve kanı içeren canlı şovlarıyla hızla ünlendi. 2014 yılında Brooklyn’de bir konser esnasında, seyirciyi hayvan kanıyla ıslattılar ve iddiaya göre bazı seyircilerin kusmasına neden oldular. Bu olay TMZ tarafından kayda alındı. Sonrasında, duyurulan bu olay etrafında büyük tartışmalara neden olmuştur.
Gizli satanizm propagandası içerdiği ileri sürülen bazı ünlü şarkılar aşağıda sıraladık. Kimler yok ki bu karanlık âlemde!:
- The Eagles / “Hotel California”, “This Far Down the Line”
- Madonna / “Like a Prayer”
- Michael Jackson / “Beat it”, “Morphine”, “Man in the Mirror”
- AC/DC / “Dirthy Deeds”
- Rolling Stones / “Tops”
- Metallica / “Am I Evil?”
- Beatles / “Sergeant Pepper’s Lonely” albümü