Gözdeki Kör Nokta

Soru: “Bir ateistle konuşurken, gözdeki kör noktanın yaratıcının tasarımında bir eksiklik olduğunu söyledi. Bu durumda ikna edici neler söylenebilir?”

Her şeyden önce, yaratılışa inanan birisinin, bir ateisti ikna gibi bir mecburiyeti ya da görevi yoktur. İnsan kendini yetiştirmek ve geliştirmekle yükümlüdür.

Yaratılış konusunu kabul etmek bir iman meselesidir. İman da, kişinin iradesini bu yolda kullandıktan sonra, Allah’ın ona ikram ettiği bir nurdur. Bu iman nurundan mahrum olan kimse, inkarına gerekçe yapmak için kusur bulmak niyetiyle baktığından dolayı, kendince birçok kör nokta bulacak ve Allah’ın hikmetli ve anlamlı işlerini göremeyecektir. Çünkü insan ne niyetle bakarsa, öyle görür.

Kur’an’da böyle kimseler için; “Onların gözleri vardır görmez, kulakları vardır işitmez, aklı vardır anlamaz” buyrulmaktadır.

Elbette dünya bir imtihan yeridir. Burada akla kapı açılır, insanın iradesi zorlanmaz. İnsan, imtihan gereği Allah’ı kabul edip etmemekte serbest bırakılmaktadır.

Şunu da görüyoruz ki; Allah ne yaratmışsa mutlaka o organı veya organizmayı dünya şartlarında olabilecek en güzel şekilde yaratmıştır.

İnsanın bilgisi sınırlı olduğu için, organların yapısını ve hikmetini her yönüyle bilemiyor. Önceleri gereksiz olarak nitelenen organların, bir takım araştırmalardan sonra pek çok görevlerinin olduğu anlaşılıyor. Böyle onlarca örnek vardır.

Gözdeki kör noktaya takılana sormak lazım ki; o anne karnında tek hücre halinde iken, ona işleyen bir kalp, çalışan bir akciğer, iştahlı bir mide, düşünen bir kafa ve gören gözleri acaba annesi mi yaptı? Yoksa kurbağalar, laleler ya da nergisler mi verdi?

Kendi yaratılışına bakarak Allah’ı bulamayan ve inkâr eden bir kimse, gözdeki kör noktanın görevleri ortaya çıksa Allah’ı tanıyacak, bilecek ve iman mı edecek?.. Kâinattaki bütün varlıklar, yaratıcılarını, sanatkarlarını, özelliklerini takdir eden Allah’ı gösterirken, o inkarcı kendi kendine Allah’ın bulunmadığına deliller aramaktadır.

Kâinatın tamamı hassas büyük bir makine ya da bir bilgisayar gibidir. Bilgisayardaki dosyanız ne kadar büyük olursa olsun, programınız dışındaki küçük bir virüs, sizin o dosyanızı işlemez hale getirebilir. Yani, çalıştığınız dosyanın her noktası ve harfi kontrolünüz altında olmalıdır. İşte kâinatın tamamı da böyle Allah’ın bir dosyası gibidir. Bir karakter, yani harf veya atom dahi bu âlemde başıboş olamaz; Allah’ın iradesi dışında hareket edemez. Zaten öyle bir şey olsa, bütün âlem karma kırışık hale gelir ve kainat bozulur.

İşte sen gözdeki kör noktaya bu açıdan bakabilirsin. O kör noktanın görevi olsun veya olmasın, o kör noktayı oraya yerleştiren, gözü yapan ve göze görme işlevini yaptıran Allah’tır. İnsan eğer o kör noktanın ne gibi görevleri olduğunu merak ediyorsa araştırıp ortaya koyacaktır.