ŞÜKÜR NEDİR?
Serî Sakati’nin, Cüneyd isminde bir yeğeni vardı. Üstün zekası ve şirin haliyle herkesin dikkat çekiyor, en zor meseleleri bile çok kolay bir şekilde çözüyordu. Serî Sakati bu yeğenini çok sever ve onu yanından ayırmazdı. Birlikte hacca gitmişlerdi. Bir ara âlimlerin oturduğu bir meclise katıldılar. Konu şükürden açıldı. Çok sayıda âlim şükür konusunu değişik yönleriyle anlattılar. Tam dağılacakları sırada, Serî Sakati, “Durun! Bir de küçük beye soralım.” dedi ve:
“Çocuğum. Söyle bakalım, şükür nedir?” diye sordu.
Cüneyd gerçekten de çok veciz bir cevap verdi ve dedi ki:
“Allah’ın nimetleriyle Allah’a isyan etmemektir.”
***
ÜZÜLMESİNİN SEBEBİ
Yaralı bir kartala demişler:
“Bu kadar üzülme, elbet Allah seni iyileştirir.”
Kartal bu teselli sözüne karşı, “Üzüntümün sebebi” demiş,
“Beni vuran okun arkasında kardeşimin tüylerinin olması.”
***
NE VEREYİM?
Eski Makedonya Kralı Filip, bilge Lisimakos’a demiş ki:
“Dile benden ne dilersen… Söyle ne istersen vereyim sana?”
Lisimakos ise, kralın bu cazip teklifine onu şaşırtan şu cevabı vermiş:
“Aman kralım, bana sırlarınızı vermeyin de, ne verirseniz verin.”
***
NEDEN UYUYAMIYORMUŞ?
Bir adam gelerek, “Doktor bey” dedi, “geceleyin yatınca bir sağa bir sola dünüyorum, bir türlü uyuyamıyorum…”
Doktor teşhisi anında söyledi:
“Uyuyamazsınız tabii. Durmadan bir sağa bir sola dönersem ben de uyuyamam.”
***
NE DÜŞÜNÜYOR?
Hz. Ömer (ra) bir konuda birisine görüşünü sordu. O adam,
“Allah bilir.” deyince, Hz. Ömer (ra) kızdı ve şöyle dedi:
“Akılsız herif! Allah’ın daha iyi bildiğini ben de biliyorum. Fakat ben sana, senin ne bildiğini soruyorum.”