Allah-u Zülcelal Hazretleri şöyle buyurur:
“Bir günah işleyip de onu affımın yanında büyük görene gazaplandığım gibi hiç kimseye gazaplanmam. Eğer cezayı acele verici olsaydım veya acele etmek benim şanımdan olsaydı, rahmetimden ümit kesenlere cezayı acele verirdim. Eğer kullarıma merhamet etmeseydim bile benim huzurumda durup kendilerini korkutanlara rahmet ederdim. Sevaplarını verirdim, onları korktuklarından da emin ederdim.”
— Hz. Peygamber
***
Sarhoşun umudu
Bir sarhoş, yaptıklarından ötürü pişman olmuş tövbe kapısına sığınmıştı. Bu tutumuna Allah’ın rahmet hazinesinden cevap gelmiş ve bir zamanlar yerlerde pislik içinde sürünürken, arınmış, her faninin ulaşamayacağı bir olgunluk düzeyine erişmişti. Kalp gözü açıklardan biri:
“Ey ululuk düzeyine erişen,” diye sordu. “Yıllarca şeytan pisliği ile kirlendikten sonra bu duruma nasıl gelebildin?”
“Eğlenmek ve neşelenmek üzere ne zaman şarap kadehini ağzıma götürsem, bir gün bu kötülükten kurtulmayı arzu ederdim. İçerdim fakat içtiğime pişman olur, terk etmeyi dilerdim. Niyetimin içtenliği Allah’ın rahmetini çekti sanırım.” diye cevapladı eski sarhoş.
— Molla Cami
***
KUBBELER
Kubbeler heyecan veriyor bize
Ellerin altında bir şey saklayan
Gece oldumuydu düşlerimize
Saf köpükler hâlinde kayan
Duaların sığındığı derinlik
Biz kendimizi tam veremedik.
Bir yarım inançla avunduk durduk
Dönseydik içimize kubbe olurduk.
— Sedat Ümran
***
“Dünyanın en utanılacak işi, bir şeyin nasıl yapılacağını bilirken, başka birinin nasıl yapamadığını ses çıkarmadan seyretmektir.
— T. H. White
***
GERÇEK LİDERLER
Özgür liderler büyük kitlelerle uğraşıp yüzeysel sonuçlar almak yerini kimi zaman az sayıda insan üzerinde daha derin etkiler yapacak işlere girişmenin daha doğru olabileceğini bilirler.
Birçok kadın da, hayatları boyunca tek yaptıkları şey; iyi birer evlat yetiştirmek olduğu için büyük liderler olarak anılacaktır. Tarihte bir yerleri, tanınmış isimleri ve yüzleri olmayabilir. Ama gerçekten en küçük boyutta dahi olsa kendisine ve çevresine karşı dürüst kalmış, hem gelişmek, hem de geliştirmek için de elinden geleni esirgememiş her insan gerçek birer liderdir.
— Ken Shelton
***
“KENDİNİ TANITMAYA DEĞİL, TANIMAYA ÇALIŞ.”
— Franz Toussaint
***
PİŞMANLIK
Bir adam aysız bir gecede komşusunun bahçesine girdi. Ve bulabildiği en büyük kavunu çalıp evine getirdi. Kavunu kestiğinde kelek olduğunu gördü. O zaman bir mucize oldu! Adamın vicdanı devreye geçti ve kavunu çaldığına pişman oldu.
— Halil Cibran
***
“Bir başkasının zayıflığını fark ettiğiniz zaman, onun bir başka gücüne odaklanın.
Herkesin bir değeri olduğunun farkında olmak dikkatimizin yer değiştirmesini sağlayacaktır.”
—Dadı Jankı
***
ÇOCUK
Çocuktaki pek çok şey anne ve babaları rahatsız ettiği için huysuzluk sayılır, oysa çocuk kendisi için doğal ve masum davranışları bir vicdan rahatlığıyla sergilemektedir.
—Hesse
***
MİRAS
Kadın, İslâmiyet’ten önce, değil mirasçı olmak, kendisi miras kalan bir eşya durumundaydı.
— İ. Fenni Ertuğrul
***
ZITLIKLAR
İnsanda an olur kurtluk zuhur eder, an olur ay gibi güzel yüzlü Yunus zuhur eder. Hatta insandan öküz ve eşek bile bilgi edinir, akıllanır, hüner sahibi olur. Serkeş at rahvan bir hale gelir, alışır, ayı oynar, keçi de selam verir. Köpeğe insanın huyu geçer, nihayet çoban olur, av avlar, yahut sürüyü korur. Ashab-ı Kehfin köpeğine öyle bir huy sirayet etti ki, sonunda Allah’ı aramaya koyuldu.
— Hz. Mevlana (ks)
***
DEVE YÜRÜYÜŞÜ
Bir gece gençlik gururuyla fazla yol yürümüştüm. Gece vakti yorgun argın bir dağ eteğine vardım. Zayıf bir ihtiyar kervanın gerisinde bekliyordu. Beni görünce dedi ki:
“Ne oluyorsun, kalk; burası uyunacak yer değildir.”
Ben dedim:
“Nasıl gideyim ki yürümeye kudretim yok.”
İhtiyar dedi ki:
“İşitmiş misin ki, dinlene dinlene gitmek koşup kesilmekten daha iyidir, demişler.
Arap atı çabuk gider; fakat iki koşu gider, sonra yorulur kalır. Deve ise ağır yürür, gece gündüz gider.”
— Sadi Şirazi
***
Yeterli olan kâfidir!
***
MİRAS
Her dost içimizdeki bir dünyayı temsil eder.
Bu dünya ki, o dostu tanımadan önce belki de hiç var olmamıştı.
—Anais Nin
***
“Gündoğumunun harikalığını ve ayın güzelliğini hayranlıkla izlerken, ruhum Yaradan’a şükran duygularıyla dolup taşar.”
— Gandhi