TR EN

Dil Seçin

Ara

Babamın Öğrettiği / Okul Öyküleri

Ben çocukken, yazları Catskill Dağlarına giderdik. New Yorkta yaşadığımız için oraya gitmek kolaydı ve çevremizdeki pek çok kişi de oraya tatil yapmaya giderdi. Babamla ben, akşamları ya da hafta sonları ormanda yürüyüşe çıkardık. Diğer çocukların anneleri de babamı gösterip kendi kocalarına:

Sen de bizim çocukları alıp böyle yürüsene” derdi. Ama onlar çocuklarını çıkarmak istemezlerdi, belki de yorgun olurlardı, bilmiyorum.

Sonra babamdan herkesi yürüyüşe götürmesini istediler. Ama babam bu ricayı kabul etmedi. Çünkü benimle arasında çok özel bir ilişki vardı ve bu yürüyüşler o ilişkinin çok özel bir parçasıydı.

Bir gün öteki çocuklarla birlikte yürüyüşe çıkmıştım. Çocuklardan biri bana oradaki bir kuşu göstererek:

Bu ne kuşu biliyor musun?” diye sordu.

Bilmediğimi söyledim. O da bana bilgiççe kuşun adını söyledi, babası ona öğretmişti. Oysa babam bana şöyle yapardı:

Bak bu kuşun adı şu... İtalyancada şu... Portekizcede şu... Fransızcada şu... istersen bunların hepsini ezberleyebilirsin ama bunu yaparak kuş hakkında değil, insanların ona verdiği isimler hakkında bilgi sahibi olursun... Onun için istersen gel şu kuşa bir daha bakalım...”

Babam bana çok önemli bir şey öğretmişti, fark etmeyi. Ondan öğrendiğim pek çok önemli şey arasında, en önemlisi buydu.

— Richard Feynman