Bu ilginç canlılar, vücutları sırt-karın yönünde basık ve yanlara genişlemiş ve çoğunlukla yeşil renkte yapraklara benzer yaratılan ilginç böceklerdir. Özellikle üst kanatları, şekil ve desen olarak birebir yaprak görünümündedir. İsminden de anlaşılacağı gibi tıpkı bir yaprağa benzerler. Bu nedenle, bu böceklere “yürüyen çalı” ya da “yürüyen yapraklar” da denir.
Bu böcekler (Phazmatidae), çalılar arasında, likenler ve yosunlar üzerinde ya da küçük ağaçlarda yaşarlar. Geceleri hareketlidirler. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte hareketsiz kalarak ön bacaklarını ve antenlerini öne uzatıp çalıları taklit ederler.
Yaprak böceklerinin, kuşlar, kertenkeleler ve örümcekler gibi birçok avcıları vardır. Çok yavaş hareket eden bu böceklerin kamuflajdan başka önemli bir savunma stratejisi yoktur. Bu nedenle, hayatta kalabilmeleri için çok iyi kamufle olmaları şarttır.
Yaprak böcekleri, daha çok gür ve kendisine benzeyen yapraklardan oluşan bitkilerin üzerinde yaşarlar ve yaprak taklidi yaparlar. Bu böcekleri gerçek yapraklardan ayırmak mümkün değildir. Zaten avcılarından da yaprak ya da dallara olan benzerlikleri sayesinde kurtulurlar.
Bu böcekler şüphesiz ki bir strateji geliştirip uygulayacak bilince ve akla sahip değildirler. Hayatta kalmak için bir yaprağa benzemeleri gerektiğini bilemezler. Bilseler dahi vücutlarının üzerine yaprak şekli çizemezler. Yapraklardaki çürükleri, lekeleri taklit edemezler. Elbette ki bu şekil ve renklerin tesadüflerle oluşması mümkün değildir.
Bu küçük böceklerin kanatlarındaki yaprak tasarımı, tüm bu işlerin tesadüflerin değil de bir Yaratıcı’nın eseri olduğunu görenlere ispat etmeye yeter.
Bilim adamlarınca yeni keşfedilen ve 47 milyon yıllık fosil olan ‘Eophyllium messelensis’ türünün Phyllidaelerin atası olduğu düşünülmektedir. Bu fosil günümüzde yaşayan Phyllidaelerle aynı özelliklere sahiptir. Yani, bu böcekler jeolojik devirler boyunca hiç değişmeden günümüze kadar gelmişlerdir. 47 milyon yıldan beri hiç değişmeden gelen bu garip yaratık acaba hayalî evrim çarkının hangi dişlisinde takılıp kalmış da bir türlü değişmiyor dersiniz?
Yeryüzünde yaklaşık bir milyon çeşidinin olduğu bilinen böcekler ordusunun her çeşidinin giydiği elbiselerinin ayrı, korunma ve savunma stratejilerinin ayrı ve besinlerinin ayrı ayrı olması ve hiç birinin unutulmayıp ve şaşırılmayıp yaşatılması, tüm bu işlerin sonsuz ilim sahibi Hâkim ve Müdebbir bir zat tarafından yapıldığını apaçık göstermez mi?
Kaynaklar:
1. Hoell, H.V. ve ark. (1998). Introduction to Insect Biology and Diversity, 2nd ed. Oxford University Press. pp. 398-399.
2. Wedmann, S. ve ark. (2007). “http://www.pnas.org/cgi/content/abstract/104/2/565” The first fossil leaf insect: 47 million years of specialized cryptic morphology and behavior. Proceedings of the National Academy of Sciences 104: 565-9.