TR EN

Dil Seçin

Ara

Hücre İçindeki Yıkım Ustası: LİZOZOM

Hücre İçindeki Yıkım Ustası: LİZOZOM

Yıkım İşi Çevreye Zarar Vermeden Nasıl Yapılır?

Bir şehirde eskimiş evler zamanı gelince yıkılır, yerine yenileri yapılır. Bu evlerin yıkılması çoğu zaman yıkım işini bilmeyenler tarafından tozu dumana katarak yapılır. Yıkım konusunda birçok ülkede bir yönetmelik bile yoktur. Ama bu işin uzmanlarınca gökdelenler bile çevreye zarar vermeden birkaç dakika içinde yıkılabilir.

Bedenimizde de sürekli yeni hücreler yaratılırken, bir yandan da eskiyen ve görevi biten hücreler yıkım ve temizlik ameliyesiyle vücudumuzdan atılırlar. Peki bu uzmanlık gerektiren iş, biz farkına bile varmadan nasıl yapılır, hiç merak ettiniz mi?

Hücre içinde küçük, yuvarlak ve çapları 0,2-0,8 mikron arasında Lizozom ismi verilen bir organel keşfedildi. 1955 yılına kadar onu kimse tanımıyordu. Tâ ki Christian de Duve onu elektron mikroskopta keşfedinceye kadar. Hücrelerimiz içinde ömrümüz boyunca mucizevi işler yapılır. Bunların içinde yapım ve yıkım işleri dikkat çekicidir. Bu yazımıza konu edindiğimiz yıkım işinin yaptırıldığı organel ise Lizozom’dur.

Lizozomlar, kırmızı kan hücreleri hariç bütün memelilerde bulunur. Özellikle vücut savunmasında görev alan akyuvarlarda ve de makrofajların içerisinde daha çok sayıda bulunur. Bitki ve mantarlarda ise bulunmaz. Lizozomun içinde asit pH'de etkili 50’den fazla farklı enzim vardır, yıkım işi sessizce onlarla yapılır. Hücre içinde yapım kadar yıkım da çok önemli bir olaydır.

Karbonhidratlar, proteinler, yağlar, nükleik asitler gibi büyük moleküllerin yanı sıra hücrenin organelleri, hücreler arası ölü doku parçacıkları ve mikroorganizmalar da lizozomlarda yıkılır. Yıkılacak materyaller özel paketler içinde lizozoma gönderilir. Bu paketlere vezikül denir. Veziküller zarla çevrili küçük baloncuklardır, özellikle hücre içi taşımada önemli işlevleri vardır.

Lizozomlara yıkılmak üzere hem hücre içinden hem de hücre dışından maddeler gelir. Özellikle hücre dışı maddelerin yıkımı önemli bir yer tutar. Yıkılacak maddeler öncelikle hücre içine alınmalıdır. Bu amaçla hücre zarının belirli bir kısmı hücreye alınacak maddeleri sararak cep şeklinde içe doğru tomurcuklanır. Sonraki aşamada bu yapı hücre zarından kopar ve endozom adı verilen bir keseciğe dönüşür. Bu olaya endositoz denir. Endozomların görevi, dışarıdan aldıkları maddeleri lizozomlara aktarmaktır. Ve sonrası sağlıklı ve çevreye zarar vermeden gerçekleşen yıkım…

Bugün, sahip olduğumuz teknik imkanlara rağmen, kentsel dönüşümün yapıldığı yerlerde hâlâ eski binaların yıkım işini insanlar doğru dürüst yapamazken, ömrümüz boyunca hücre içinde yıkım işlerini 1 mikrondan küçük Lizozom isimli organele sessiz sedasız yaptıran kim?

Bu kadar harika bir sanat eseri olan organeli yaratan ve çalıştıran kim?

İşte gerçek hayat bunları görmek, düşünmek ve şükretmekle başlıyor. Çünkü istediklerimizi verebilecek ve korkularımızı giderebilecek olan Âlemler Rabbi (cc), kendisini bize bu yarattığı harika işler ve eserleriyle bildiriyor. Onun rahmetini farkeden ve bulan, hayat bulur.

Evet düşünmek için akıl denilen bir nimet de verilmiş…

“Ey kendini insan bilen insan! Kendini oku! Yoksa hayvan ve câmid hükmünde insan olmak ihtimali var” (Bediüzzaman, 33. Söz)