TR EN

Dil Seçin

Ara

Ağustos 2014

post-title

Ağustos 2014, 452

Değerli dostlar ve sevgili Zafer okuyucuları,

Bu ay da sevgili ağabeyimiz Selim Gündüzalp’ten, Zafer’in ilk sayısından bu günlere nasıl gelindiğini aktarmaya devam ediyoruz. Bizler not alırken o ilk yılların acemiliğinin heyecanını, samimiyetinin sıcaklığını adeta yeniden yaşadık. İnanıyoruz ki sizler de aynı duygularla okuyorsunuz.

Geçtiğimiz ay, ilk sayıların zorluklarının yanında Allah’ın inayetiyle nice fedakâr kullarınıda imdada yetiştirdiğini okumuştuk. Şimdi kaldığımız yerden dinlemeye devam edelim:

•••

Özellikle Alâaddin Başar Ağabey, her gece bir başka mekânda, yüzlerce insana iman hakikatlerini anlatırken, ulaşamadığı insanları düşünüp, Zafer’e yazı yazmayı hayatının en önemli işleri arasında gördü. O, Zafer için bir yazar olmaktan çok daha fazlası, bizlere bir ağabey oldu...

Dualar ve gayretlerle Zafer yenileniyor ve gelişiyordu. Önce sayfa sayısı arttı. Sonra kapakları kuşe kâğıda basılır oldu. O ilk kapak kompozisyonlarına kıymetli dost, müstesna insan Gürbüz Azak Ağabey’in ne çok emeği geçmiştir. Zafer kapaklarında okuduğunuz birbirinden güzel özdeyişleri senelerce kendi elleriyle yazmıştır. Özdeyiş demişken, yine Zafer okurlarının ‘Ş’ imzası ile tanıdığı kapak vecizelerinin düşünürü, rahmetli Mehmed Selahattin Şimşek, yıllarca o kapakları büyük bir titizlikle bizzat kendisi hazırlamıştı.

O zorlu günlerin unutulmaz bir diğer ismi de yazı ve karikatürleri ile Zafer sayfalarını şenlendiren Vehip Sinan ustamız olmuştur.

•••

Ve 1980 ihtilal yılları...

Zafer Dergisi, otuz sekiz yıllık ömrü boyunca, çok şükür hiçbir ay yayınına ara vermedi. Buna 1980 ihtilali ve 1999 Ağustos ayındaki o büyük deprem günleri de dâhil.

12 Eylül ihtilali sırasında da ay atlamadan çıkmaya devam eden Zafer, o günlerin zor şartlarını, yazılarını esirgemeyen bilim adamlarımızın desteği ile başarıyla geçirdi. Akademik kariyerlerinin tehlikeye girmesini düşünmeden Zafer’e yazı vermeye devam ettiler. Dünya çapında bir bilim adamı olan rahmetli Prof. Dr. Yılmaz Muslu, Prof. Dr. Osman Çakmak ve Prof. Dr. Âdem Tatlı ilk akla gelen isimlerden.

•••

Böyle güçlü ve fedakâr kalemlerin sayısı artıyor, Zafer daha bir dergi görünümüne de kavuşuyordu. Ancak ilk günden beri Zafer’in peşini bırakmayan bir problem vardı: maddi sıkıntılar.

Resmi ya da gayr-i resmi hiçbir kuruluşun desteğini almamış olmak bir yandan, sayfalarına reklam koymama gibi bir prensibimizin olması, Zafer’in maddî sıkıntılarını uzun yıllar devam ettirmişti. Her çıkan sayıya “son sayı” gözüyle bakardık hep…

Ancak, Rabbimiz bizi hiçbir zaman yardımsız bırakmadı. Bize en yakın dost ve fedakâr yoldaş olarak siz sevgili okuyucularımızı gönderdi.

Nasıl bir fedakârlık ki.. Zafer için can derdine düştüğümüz, yüzümüze kapıların kapandığı her demde, siz sevgili okuyucularımızın gönül kapılarını ardına kadar açık bulduk...

Abone bulma konusunda yaptığımız her çağrı sizin dünyanızda misliyle mukabele buldu gerçekten hizmetimizin ne kadar değerli ve kutsi olduğunu, o unutulmaz ve birbirinden muhteşem fedakârlık numunesi gayretlerinizde gördük...

Şu fani dünyanın ebediyete taşınan en unutulmaz hikmetli ve ibretli birer levhaları oldular bizim için.. Sağ olun, var olun.. Allah hepinizden razı olsun.. Sizleri ve bizleri ebedî cennetlerde Hz. Peygamber Efendimizle (asm.) beraber eylesin… Mutluluğumuzu bâki âlemde ebedî yaşayalım inşaallah..

•••

Aziz Zafer okurları kendisini Hayatın İçinden hikâyelerinin yazan Cüneyd Suavi olarak tanırlar. 1980’den bugüne kendisiyle kopmaz bir beraberliğimiz olan Cüneyd Suavi, yıllarca Zafer Dergisinin yazı işlerinde ter dökmüş, emek vermişti.

O da, tıpkı Alâaddin Ağabey gibi, bir yazar olmanın ötesinde fedakâr bir ağabeydir bizim için. Hikâyeleriyle, Zafer sayfalarında en çok okunan ve aranan isim olmanın yanı sıra, o güzel sayfa mizanpajları da maharetli ellerinden çıkmıştı yıllarca...

Cüneyd Suavi’nin yazı işlerine dâhil olmasından sonraki yıllarda, Zafer için apayrı bir dönem başladı.

***

Evet şimdi mecburen bir ara verip, gelecek ay dinlediklerimizi aktarmaya devam edelim inşaallah. Sizleri Ağustos sayımızla başbaşa bırakalım. Emeği ve duası ile katkıda bulunan tüm dostlarımıza sonsuz teşekkürler ediyoruz.

Allah'a emanet olun.

Bizden hareket, Mevlâ'dan bereket...

Dergideki Yazılar