TR EN

Dil Seçin

Ara

1991 - “Bilim İman Etmeyi Gerektirir”

“Dünyanın sayılı birkaç bilim adamından biri olan Hubert Reeves de “inanan ilim adamları ordusu”na katıldı. Kanada’nın dünya çapındaki bu dev bilgini, Allah’ın bilim yoluyla inkârının mümkün olmadığını söyledi.”

 

Fransız L’Expres dergisinin sorularını cevaplandıran çağımızın en güçlü uzay bilim adamı Hubert Reeves, kâinattaki nesnelerin ve olayların mutlaka bir mânâsı olması gerektiğini savundu.

“Bilim, değerler ortaya koymaz. Bu konu dinin sahasına girer.” diyen Reeves şöyle konuştu:

“İnsanlar, nasıl yaşamak gerektiğini, hangi kararları almak gerektiğini, kendi kendilerine soruyorlar. Merak ediyorlar. Bir an bilimin ne yapıp, ne yapmamak gerektiğini söyleyebileceğine inanıldı. Fakat görülmüştür ki bilim, insanların ne yapmaları ve ne yapmamaları konusunda bir değer ortaya koymak ve bir prensip getirmekten âcizdir. Bilim sadece kâinatta olup bitenleri anlatabilir. Fakat bilime şu soruları sorduğunuz zaman hiçbir cevap alamazsınız:

Bu kâinatın bir mânâsı var mı? Hayatın bir mânâsı var mı? Ölümden sonra ne var? Evet bu sorular, bilimin cevaplandırabileceği veya onun sahasına giren sorular değildir. Gerçi bu soruların aydınlatılmasında bilimin yardımı olur; fakat daha ötesini cevaplandıramaz.”

Günümüzde Allah anlayışının, kesin inançlar veya kesin kanaatlerle değil, sorulan sorularla geliştiğini söyleyen bilim adamı, “Gerçeğin mânâsı sorgulanınca akla Allah geliyor!” dedi.

Hubert Reeves, dinin, “Bu dünyada ne yapıyorum? Kâinatın gayesi ne? Hayatıma ne gibi bir yön vermeliyim?” gibi sorulara cevap verdiğini hatırlattı.

Prof. Reeves, “İnsan bir gün bunların cevabını bulacak mı?” sorusuna karşılık da, “Öbür dünyada bir cevabı olacak bunların. Ben iyimserim. Ortadaki gerçeklerin hiçbir mânâsı olmayacağı düşüncesini kesinlikle reddediyorum. Ben kavrayamasam bile, bunların bir hedefi vardır. Derinlemesine dalıp gittiğim bu gerçeklere şüphesiz iman ediyorum.” dedi.