Satır Arkası
ISINMAK VE ISITMAK... MERHAMETLE “Kar üstümüzü örttüğünde sığınabileceğiniz kaç ev vardı?” diye…
Ara
Ya sevdikleriniz?..
Günler günleri kovalıyor, aylar ayları... Zaman, kesilmez akışıyla geçmişe doğru çoğaltıyor ömrümüzü. Bütün şatafatı, oyunları ve oyalamasıyla yüzümüze gülse de dünyanın fâni yüzü, biliyoruz, gülmelerimizi ağlamalara çevirmekte hiç gecikmez. Bir gün eyvallah demeden çekip gidecek olan ne çok şey var hayatımızda. Her giden, bir parça koparıp gidecek. Her giden gittikten, her terkeden terkettikten sonra ne kalacak geride bizden? Bastığımız yerden bir avuç toprak belki ve günbatımı kızıllığı... Kalplerimize vuran sahici sesi işitmeyecek miyiz artık: “Fâniyim fâni olanı istemem...”
Günler günleri kovalıyor, aylar ayları.. Yürüyoruz işte, bir durak ötesi sonsuzluk. Yaşamak, yürümek değil midir zaten ve yürümek O’nun (cc) istediği, O’nun (cc) sevdiği gibi değilse yürümek midir?
Sonra birlikte yürümek, doğru ve düzgün, bir arada, doğruyu ve hakikati öğrenerek ve öğreterek. Okuyarak ve okutarak, severek ve sevdirerek.
Zafer, siz okuyucularıyla birlikte yürüyor yirmi sekiz yıldır. Siz Zafer’le yürüyorsunuz iyi ve güzel olana, doğruya ve hakikate. Peki ya sevdikleriniz? Dostlarınız, tanıdıklarınız aramızdalar mı? Bizimle birlikte mi yürüyorlar? Yoksa onları kendi yalnızlıklarına terk edip, umutsuzluklar ve yanlışlıklar içinde yaşamalarına göz yummak mı yaptığımız? Küçük bir adım da olsa atmayacak mıyız onlara? Dudaklarına bir avuç su, gözlerine bir parça ışık yetiştirmeyecek miyiz? Az bir gayretle, çok büyük hayırlar işlemek mümkünken çekecek miyiz elimizi? Sevdiklerimize Zafer okutmayacak mıyız?
Kazandığımız her abone kazandığımız bir insan demektir. Doğruda, hakikatte, iyide ve güzelde çoğalmamız...
Şimdi Zafer için, sevdiklerimiz için küçük bir gayret daha rica ediyoruz sizden. Lütfen abone olmakta ve sevdiklerinizi, çevrenizdekileri abone yapmakta gecikmeyiniz. Karanlıktan şikâyet etmektense, bir mum yakmayı tercih edenlerden olunuz.
Selâm ve sevgi ile
ISINMAK VE ISITMAK... MERHAMETLE “Kar üstümüzü örttüğünde sığınabileceğiniz kaç ev vardı?” diye…
Eğer mantarlar hakkında bütün bildikleriniz, şişe tıpası ya da terlik tabanı olarak…
Bir zamanlar, birbirine paralel iki yolun ortasında gelişen bir köy varmış. Yolların…
Lizzy Gray, 1860 yılında öldüğünde bir hayli yaşlıydı. “Yaşlı Lizzy” adıyla bilinirdi.…
Roger Garaudy’ye göre Fransa’nın tek bağımsız gazetesi Le Monde Diplomatique, Vatikan’ın misyonerlik…
“İblis dedi: Beni saptırmana yemin ederim ki...” — A’raf, 16 İblis’in,…
‘Mezar’ kelimesi ‘ziyaret edilen yer’ demektir. Lügatlerdeki bu mânâya küçük bir ilâve…
Bir zaman Rabbimiz, Azrail’e hikmet diliyle sorar: “Bunca zamandır, kullarımın ruhlarını kabzediyor,…
Çocukluğum sisler içinde, sisin orta yerinde yol alan yaşlı bir arabanın farları…
Hsu-Yo, Çin imparatorlarından Yao’nun saray danışmanlarından biriydi. Sonradan, dünya malına ve rahatına…
Karmaşık bir konu olan faiz meselesinin iyi kavranabilmesi için, faizin nereden kaynaklandığını…
LÂDES Zarif sözlü, hatırı sayılır, memuriyeti bitince parasız kalan bir Menas Efendi…
Dünyamız hayal mi? Gördüklerimiz hayal mi? Okuduklarımız hayal mi? Dostlarımız, düşmanlarımız birer…
Sual: Vahdetü’l-vücud meselesi, çoklar tarafından en yüksek makam telâkki ediliyor. Halbuki, velâyet-i…
İstanbul feth olunduktan sonra, ilk kadısı Hızır Bey olmuştur. Hızır Bey, aynı…
DOLU DOLU BAKMAK Bir göz çevresine boş boş bakabilir. Ancak o göz,…
“Örümcek ağı çelikten 5 kat daha sağlamdır. Bir örümceği bir insan boyuna…
Babasını düşünmek her oğul için biraz yaralayıcıdır. Yalnızca ağır bir sorumluluk olarak…
Büyük camilerden birinin avlusunda düzenlenen kitap fuarına gelen emekli öğretmen, aşırı fiyatlarından…
“Seni arıyorum... Biliyorum; buralarda yoksun... Bulmam mümkün değil ama... Yine de arıyorum.…
Küçük şeyler’i küçük görmek, biz insanların neredeyse alışkanlık hâline getirdiği bir hatadır.…
Kişi kalbiyle göremedikçe, gözleriyle gördüklerinin ona bir faydası olmaz. — Süfyan-ı Servi…
Dünyada bir yılda insan kaçakçılığından kazanılan para: 5-7 milyon dolar ••• Dünya…
“Bizim düşmanımız, ‘cehalet, zaruret, ihtilâf’tır. Bu üç düşmana karşı ‘sanat, marifet, ittifak’…
Bedir Savaşı’nda, sahabeden Usâme b. Zeyd aldığı esiri, samimi olmadığını, canını kurtarmak…
Acele etmek her işte kötü görülmüştür. Ancak kötülüğü ortadan kaldırmak için acele…