TR EN

Dil Seçin

Ara

Sapanca / Şiir

Sapanca / Şiir

Yükseklere ilk kar düştü , kış yakın

“Keremali” sisli , “Kartepe” ayaz…

Hüznünü tazeler gibi  “ilk aşk” ın,

Bir buruk özlemle geçti gitti yaz!..

                    

Zaman’da bu ne hız?.. saatler ân’ca

Durdur yelkovanı durdur, Sapanca!..

 

Bir yâkut gerdanlık; güneş batıyor

Gölde bu eziliş, ürperiş niye?..

Akşam; gam aşına zehir katıyor

Gönül kuşu dargın, gün bitti diye…

 

Hislerim karmaşık, ürkek, yabanca

Korkuyorum, elimi tut Sapanca!..

 

Derinlik, sonsuz’dan bir haber gibi…

Yetmedi nefesim, “sığ” da boğuldum!..

Sulara yansımış fezâ’nın dibi,

Göklerdeki sırrı ben sende buldum!..

 

Sar, ısıt göğsünde cân’ca, cânân’ca

Sığlıklardan sakla beni Sapanca!..

 

Bazan sanki, gölden sesler duyulur!..

İçim, garip duygulara alışık…

Çoşarken kemençe, hıçkırır tanbur!..

Ben böyleyim; şevk’e melâl karışık…

 

Sûzidilârâ’ca, Şed’arabân’ca,

Rûhumun sesi bu, dinle Sapanca!..

 

Kamışlık sendedir; bendeyse, hasret!..

Ney senden; bu feryad, bu çığlık benden!..

Bir keskin rendedir içimde gurbet,

Oyuk oyuk ciğer, lîme lîme ten!..

               

Eşiğine düştüm, bakma düşmanca

Yaram ağır, su ver bana Sapanca!..

 

Lodos’unu başka sâhile çevir,

Seni karayel’le, poyraz’la sevdim…

Gurur’muş, benlik’miş… hepsini devir!..

Yerde iki büklüm niyâz’la sevdim…

 

Her sevdâdan geçtim artık, pişmanca

Beni sensizliğe salma, Sapanca!..

 

Bilinmez diplere attım oltamı,

Gözüm hep kısmetin en irisinde!..

“Ebed Sâhili”ne tuttum rota’mı,

Vuslat mı?.. ufkun az ilerisinde!..

 

Firkât sona erer, Emr-ü Fermân’ca 

Böyle sürüp gitmez bu “Kış”, Sapanca!..

...

Sapanca!.. Koy devrân dönsün, keyfince

Bil ki, “Nûr Ülkesi”, yakında değil!..

Dağlar, “aşılmazmış”mış; yol, uzun-ince…

Pervâne, alevin farkında değil!..

 

Yansak da varalım Er’ce, Sultân’ca

“Bahar”lar bekliyor bizi, Sapanca!..