TR EN

Dil Seçin

Ara

TECRÜBE

Roman yazarı birisi müsveddelerini Neyzen Tevfik’e göstererek fikrini sormuş.

Neyzen Tevfik bunlara bakmış ve beğenmediğini söylemiş. Adam:

‘’İyi ama’’ demiş, ‘’Siz hiç roman yazmadınız ki!’’

Neyzen Tevfik ona düşünmeden cevap vermiş:

‘’Ben yumurtanın tazesini bayatını iyi anlarım. Ama bu güne kadar hiç yumurtlamadım.’’

 

***

 

İNDİRİLEN Mİ, UYDURULAN MI?

Hekimoğlu İsmail’e Almanya’da bir hanım demiş ki:

‘’Ben Müslüman oluncaya kadar çok güzel yerlerde yaşadım, çok rahat yataklarda yattım. Müslüman olunca tövbe ettim, işte şimdi betonun üstünde yatıyorum.’’

Hekimoğlu İsmail ise o hanıma şu cevabı vermiş:

‘’Boşu boşuna kendine zulmetme; bunun bir faydası yok. Yatağa, yorgana niye küsüyorsun? Haramlara küs. Müslüman olmadan evvelki kötü alışkanlıklarını terk et. Helal dairede en güzel şekilde yaşa.’’

 

***

 

ARAPÇA BİLGİSİ

Delikanlının biri medreseye gider. Arapça dil bilgisi öğrenmeye başlar. Tatilde köyüne geldiğinde arkadaşlarına hava atarak Arapça öğrendiğini söyler. Köylü gençlerden biri sorar:

‘’Peki, Arapça ‘deve’ ne demektir?’’

Genç molla bunu bilmemektedir ama gizler ve der:

‘’Canım, daha o kadar büyük şeyleri öğrenmedik.’’

‘’Öyleyse, Arapça ‘bit ne demektir?’’

Buna da hemen mazeret bulur:

‘’Koskoca medresede böylesi küçük şeylerle de uğraşılmaz.’’