Dalak karnın sol üst bölgesinin arka kısmında kaburga kafesinin hemen altında yer alan bir organımızdır. Mide, sol böbrek ve diyafram kası ile komşudur. Uzunluğu normalde 12 santim, genişliği 8 santim ve kalınlığı 5 santim; ağırlığı ise 150-200 gram kadardır.
Erişkin bir insanda dalağın temel vazifelerinin başında yaşlanmış ve hasar görmüş kan hücrelerinin filtre edilmesi ve parçalanmaları gelir. İhtiyaç durumunda dolaşıma verilmek üzere alyuvarları ve kanın pıhtılaşmasını sağlayan pulcukları da depolar.
Dalakta lenfosit ve antikor yapımı da vardır; antikorla kaplanmış bakterileri ve hücreleri kan dolaşımından uzaklaştırır.
Demir metabolizmasında da rolü olan dalak vücudun bademcikler ve lenf bezleri gibi lenf sisteminin bir organıdır.
Dalak, cenin ana rahminde gelişirken hem alyuvarların hem akyuvarların üretildiği yerdir. Doğumdan sonra bu vazife kemik iliği tarafından yerine getirilmeye başlanır.
Dalak hayati bir organ olmadığından dalağı çıkarılmış olanlar normal bir ömür sürebilirler. Dalağın vazifeleri vücudun diğer lenf dokusu sistemi tarafından üstlenilir.
Dalaksızları bekleyen en büyük tehlike ise hayati önemi olan kapsüllü bakterilerin yol açtığı enfeksiyonlardır. Bunları önlemek için dalaksızlara mutlaka pnömokok, hemofilus ve meningekok aşıları ile her sene grip aşısı yapılmalıdır. Bunlar normalde üst solunum yollarında hastalık yapan mikroplardır ama dalaksızlarda ölümcül tablolar gelişebilir.
Dalaksızlara cerrahi bir girişim ve diş çekimi öncesinde koruyucu antibiyotik tedavisi verilmesi gerekebilir. Başta köpek ısırmaları ve böcek sokmaları olmak üzere hayvanların yol açtığı yaralanmalar sonrası antibiyotik tedavi şarttır.
(A. Rasim Küçükusta)