Hz. Âişe’den naklediliyor:
Rasulûllah (asm) ayakkabılarını tamir ediyor, ben de ona ip büküyordum. O terliyor, terledikçe yüzü daha bir aydınlanıyordu. Şaşkınlıkla onun yüzüne bakarak:
“Ey Allah’ın Rasulü! Sana baktığımda alnının terlediğini ve terledikçe aydınlandığını gördüm. Eğer şair Ebu Bekir el-Hezelî seni görseydi, seni tıpkı şiirinde tasvir ettiği kişiye benzetecekti!” dedim.
Rasulûllah (asm):
“Ebu Bekir el-Hezelî ne diyor ey Âişe?”
“Ebu Bekir el-Hezelî şiirinde şöyle diyor: “Yüzüne baktığımda, yağmurlu havada ansızın parlayan şimşek gibidir.” dedim.
Rasulûllah (asm) elindeki çarıkları bıraktı, yanıma geldi, iki gözümün arasından öptü ve şöyle dedi:
“Ey Âişe! Allah celle celalühü senin güzelliklerini artırsın, seni daha da erdemli kılsın, beni sevindirdiğin gibi seni de sevindirsin.”
(Sahabeden Günümüze Allah Dostları, s. 126)