TR EN

Dil Seçin

Ara

Düğmeler ve İlikler / Fotoblog

Düğmeler ve İlikler / Fotoblog

Düğmeler ilikleri doldurur. İliklerin nasibidir. İki yakayı bir araya getirmek içindir. Şöyle bakınca avare düğmelere, “Niye buradasınız?” diye sorasım geldi. “Sizi bekleyen ilikler var, bir araya getirilecek yakalar var!”

Çoğu kez kendimi düğmeler gibi hissederim. Boşta kalınca, hatta hakkım ve ihtiyacım olduğu halde uyuyunca, yeryüzünün uzak köşelerinden birinde düşmüş birine el uzatamadığımı düşünürüm; kaygılanırım. Önümde güzel bir yemek bulunca, benden çok acıkmış olan, yediğimin hayalini kurmakla yetinen açların hakkını yediğimi düşünürüm; hesap verememekten korkarım.

Olmam gereken yerde olamamam ne garip! Beklendiğim yere yetişememiş olmam ne üzücü!  Eksik olduğum ilikler kadar mahcubum. Yetişemediğim yerlere borçluyum. Belki sesim tenhada bir yerde gece vakti bir kazayı önlerdi. Belki gözlerim bir yetimi teselli ederdi. Belki ellerimde bir hastanın nabzı olurdu. Ne kadar çok işe yarardım o vakit! Ama yetişemiyorum işte… Uzanamıyorum uçurum çiçeklerine…

Niye bu sancıyı çekiyorum ki?

Kalbime bunca merhamet yükleyenin duyumsamamı istediği bir şey olmalı. “Senin olmadığın yerlerde, yetişemediğin köşelerde, senden önce olan Biri var! Yeryüzünün bunca sessizliği, işlerin bunca pürüzsüz akıp gitmesi o eşsiz merhametin eseri… İlikleri dolduran var senden önce. İki yakayı bir araya getiren var; seni yormadan, sana yormadan…”