Dr. William L. Stidger, otuz yıl kadar önce okul sıralarında iken teşvik ve yardımlarını gördüğü öğretmenini hatırlayıp ona bir teşekkür mektubu gönderdi. Onun hala hayatta ve aynı şehirde olduğunu umuyordu.
Aradan daha bir hafta geçmeden öğretmeninden aşağıdaki duygulu cevabı aldı:
“Sevgili Willie,
Göndermiş olduğun mektubun benim için neler ifade ettiğini bilmeni isterim. Ben şimdi seksen yaşında, küçük bir odada, yemeğimi kendim pişirerek, ağaçta kalan son yaprak gibi yapayalnız yaşamaktayım.
Düşünebiliyor musun Willie? Ben elli yıl okullarda öğretmenlik yaptım, binlerce öğrenci yetiştirdim. Ama aradan yıllar geçmesine rağmen sadece ve sadece senden bir mektup aldım.
Mektubun, gökyüzünü bembeyaz bulutların kapladığı soğuk bir sabah vakti elime geçti ve ihtiyar kalbimi yıllardan beri duymadığı sevinçlere ve neşelere gark etti.”
- Martin Buxbaum
...
Bu mektup vesilesi ile, hayatımıza ışık saçan sevgili öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyor, ellerinden öpüyoruz. Hayatta olanlara sıhhat ve afiyet, vefat etmiş olanlara da rahmet dualarıyla…
(Selim Gündüzalp, Dostluk Öyküleri, s. 66)