Gelecek Bahar İçin Dökülen Yapraklar Niçin Dökülüyor?
Şimdilerde işten güçten vakit ayırıp, parklara, bahçelere, ormana gittiğinizde yazın yeşil elbiselere…
Ara
Merhaba sevgili dostlarımız,
Yeni başlangıçlar aynı zamanda tazelenmek de demek. Tek bir ömür, yeni sabahlarla kaç ay, kaç yıl oluyor… Hayatı ve kainatı yaratan boşuna böyle takdir etmemiş elbette. Böylece hem ömrümüz bereketleniyor, hem de tekdüzelikten, ataletten, yeknesaklıktan kurtulup canlanıyoruz; hayata her gün, her mevsim yeniden bismillah diyoruz.
Zafer Dergimizle de zamanın akışı içinde her ay yeni bir zafer kazanıyoruz. Ocak, aralık derken 42 yılı geride bıraktık. Niyetimiz ise daha büyük... Rahmetli Selim Gündüzalp abimizin duasıyla niyet edip istiyoruz: “Yâ Rab! Zaferimizi kıyamete kadar daim eyle!..” Evet niyetimiz de gayretimiz de böyle…
Her gayretin, her hareketin ardında mutlaka bir güç vardır. Bizim en büyük gücümüz, niyetimiz ve ümidimiz: Allah (cc) yolunda insanlara faydalı olma niyetimiz ve Zafer Dergisini yayınlamak suretiyle Rabbimizin razı olacağı bir iş yaptığımızı ümit etmemiz…
Sizlerden gelen mesajlar da bizim bu ümidimizi canlı tutuyor… Geçmişte yolu Zafer Dergisiyle kesişmeyen yok gibidir; herkesin hayatına küçük de olsa bir iz bırakmıştır Zafer. Bu aynen devam ediyor çok şükür. Zafer’in hayatlarında sessiz sedasız ama çok önemli etkiler bıraktığı o kadar çok insan var ki; bunların çoğundan kimsenin haberi olmuyor, haberdar olduklarımız ise bizleri fazlasıyla şevklendiriyor…
Belki de ‘Zafer etkisi’, bu zamanın önemli-önemsiz ölçüsü farklı olduğu için dikkat çekmiyor olabilir; sadece dünyevi değerler açısından bakılınca önemsiz bile görülebiliyor. Bir insanın hayatında meydana gelmiş, ancak paraya tahvil edilemeyen bir değişim, bu zamanın nazarında bir kıymet ifade etmiyor olabilir. Ancak biz önemli olduğunu biliyoruz. Bir insanın imanî problemlerini gidermek, en hayati sorularına cevap vermek, insanın hem dünya hem ahiret hayatına dair pencereler açmak, ebedi hayatını tehlikelerden kurtaracak mesajlar vermek.. bunlar bizim için önemli. Hem de çok önemli…
Hem insanlar her güzel şeyi, her olumlu gelişmeyi, her nimeti görüyor mu ki, illa bunu da görsün diyelim…
Şu garip zamanda sağlam doğan yüzbinlerce bebek görülmezken, tek tük sakat doğan bebek nazarlara veriliyor; güzel geçen günler değil, ara sıra felaketli geçenler konuşuluyor; sağlıkla yaşanan yıllar değil, hastalıkla geçen kısa günler anlatılıyor; yapılan değil, yıkılan binalar daha çok haber oluyor…
Bu çoğunlukla, sağlam doğmayı, sağlıklı olmayı, nimetleri vb. zaten olması gereken tabii şeyler olarak görmekten kaynaklanıyor.
Problemin kaynağı da bu nazar. Kur’an’ın ders verdiği gibi, bütün nimetler, hayırlar, güzellikler öyle olması gerektiği için değil, Allah öyle dilediği için, O lütfettiği için öyle oluyor.
Böyle bilinmediği için Allah’tan değil sebeplerden biliniyor; şükür yerine şirk oluyor, sevgi yerine kavga oluyor, anlaşmak yerine niza çoğalıyor; hüsnüzan değil, suizan ediliyor…
Zafer Dergisi belki de bunun için seviliyor; hem sorularına cevap, hem de imanî bir nazar kazandırıyor; sevgiyi, anlayışı, imanı, iyi niyeti, kardeşliği, şükrü, kıymet bilmeyi çoğaltıyor. İnşaallah daha nice yıllar da bu yolda yürümeye devam edecek.
…
Evet sevgili dostlar, Zafer hepimizin zaferi. Bizler bir bütünün parçaları olarak Zafer’le ortaya çıkan tüm güzel sonuçlardan da hep birlikte hissedar oluyoruz. Kimimiz hazırlayıp, kimimiz postalayıp, kimimiz abone olarak ve çevremizde abone yaparak bir köşesinden tutuyoruz…
Sizleri Aralık sayımızla baş başa bırakmadan önce abone konusunda desteklerinizi beklediğimizi önemle hatırlatıyoruz.
Gayret, çalışmak, sefer bizim; zafer Allah’ın…
Selam ve muhabbetlerimizle…
Şimdilerde işten güçten vakit ayırıp, parklara, bahçelere, ormana gittiğinizde yazın yeşil elbiselere…
Nur Külliyatında adalet iki ayrı yönüyle ele alınır ve tahlil edilir: Birincisi,…
Bir kış mevsiminde neredeyse bir metreye ulaşan kar yağmıştı. Bir gün evin…
Beklenen kar nihayet başladı. Dışarıda kar yağıyor. Vali Bey okulları tatil etti. Bu…
Size kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona…
Önceki sayıda, Osmanlı’nın--insanlık, hikmet ve irfanda değil-- bilim ve teknolojide Batı’nın gerisinde…
“Seni en iyi saatin anlatır.” Metro duraklarındaki reklam panolarından birinde gözüme çarpmıştı…
İYİLİĞİN BEŞ ÖZELLİĞİ İbni Sina’ya sormuşlar “İyilik nasıl olmalı?” diye. Şu beş…
Bir konuda doğruyu bulabilmenin ilk şartı doğru soruyu sormaktır. Dinimizle ilgili muhatap…
İnsan rahmete, şefkate çok muhtaç. Öylesine yalnızlara oynuyor ki, öylesine bir başına…
Bakteriler, tabiatta yaşayan, boyları mikronlarla ölçülen küçük canlılardır. Oksijenli ortamda yaşayanları olduğu…
Hz. Zeynep, Peygamber Efendimiz’in en büyük kızı idi. Efendimiz’e nübüvvet görevinin verilmesinden…
Haber deyince ne kadar olumsuzluk varsa ekrana taşındığı gibi, yaşadığımız dünya ile…
Bir balıkçı, “Haydi canlı balııık, canlı balııık” diye bağırarak tezgâhındaki balıkları satmaya çalışıyordu.…
Batı ülkelerinde, özellikle AB ülkelerinde aile çatırdıyor. Neredeyse çatısı uçtu uçacak. Çatıyla…
Yazarımız Ertuğrul Esen, Ömer Sevinçgül ile “Özel İnsanlar Arıyorum” dizisini konuştu. …
“Allah insanı yaratmış, ona ruhundan üflemiş. Ruhu mu var yani, üflemesi ne demek?”…
Modern zamanların kadim kültürümüzün değerler manzumesini incittiği günümüzde, öğretmenliği sloganvari birkaç söyleme…
“Ya içtiğiniz suya ne dersiniz? Buluttan onu siz mi indirdiniz, yoksa indiren…
Anlatılır ki, çok meraklı bir bahçıvan varmış. Bahçesinde, nadide sebzeler, az bulunur…
Bir arkadaşım tadilat, tamirat işleriyle uğraşır. Bina içi dekorasyon, boya, badana, fayans…
İnsan önceden, hiç bir şey değilken, gerçekten bizim onu yaratmış bulunduğumuzu (hiç)…
Seyahat etmek zamanımızda çok kolaylaştı. Hem yolların, hem de araçların kalitesinin artması…
“Evlilik kader midir?” sorusu kader konusunun anlaşılmaması sebebiyle sorulan bir sorudur. Allah’ın…
Kötü işin iyi niyeti olmaz. — Hz. Ömer (ra) *** Suçlamak,…