TR EN

Dil Seçin

Ara

Peygamberimiz Nasıl Alış Veriş Yapardı? / Allah’ın Elçisi Hz. Muhammed’in Ticarî Ahlâkı

Peygamberimiz Nasıl Alış Veriş Yapardı? / Allah’ın Elçisi Hz. Muhammed’in Ticarî Ahlâkı

Peygamberimiz hayatın her alanında insanlara örnek olan bir Resul idi. O da alış veriş yapıyor, borç alıp veriyordu. Ticarî hayatı kontrol için ara sıra çarşıya pazara çıkıyor, insanlara adalet, insaf, hak hukuk gibi ihtiyaç olan konularda dersler veriyor, birbirlerini aldatmamaları, yalan yere yemin etmemeleri gibi meselelerde uyarıyordu…

Peygamberimiz hayatın her alanında insanlara örnek olan bir Resul idi. O da alış veriş yapıyor, borç alıp veriyordu. Ticarî hayatı kontrol için ara sıra çarşıya pazara çıkıyor, insanlara adalet, insaf, hak hukuk gibi ihtiyaç olan konularda dersler veriyor, birbirlerini aldatmamaları, yalan yere yemin etmemeleri gibi meselelerde uyarıyordu… Peygamber Efendimizin (asm) ticarî konularda nasıl hareket ettiğine dair hatıralarından birkaçını paylaşalım:

 

Alacaklıya Fazla Fazla Verirdi

Peygamberimiz ödünç bir şey aldığı zaman ödeme zamanında alacaklıya daha fazla verirdi. Bir defa birisinden ödünç bir deve almıştı. Sonra onun yerine daha iyi bir deve verdi. Şöyle buyuruyordu:

“Borçlarını daha iyi ve daha mükemmel bir şekilde ödeyen insanlar faziletli kimselerdir.”

 

***

 

Birisine İkramda Bulunacağı Zaman…

Peygamberimiz birisine ikramda bulunacağı zaman ticareti buna vasıta yapardı. O kişinin gönlünü kazanmak ve minnet altında kalmamasını temin için bu yolu denerdi. 

Peygamberimiz böyle bir ikramı, bir seferinde Câbir bin Abdullah’a yaptı. Hz. Câbir’in kendisi şöyle anlatıyor:

“Ben bir savaşta Resulullah ile beraberdim. Yolda bana, ‘Allah sana mağfiret etsin, sen bu deveni bir dinara satar mısın?’ dedi.

“Ben de ‘Yâ Resulallah, Medine’ye vardığımız zaman bu deve sizin olsun’ dedim.

“Resulullah yine, ‘Allah seni bağışlasın, bunu iki dinara satar mısın?’ dedi.

“Yirmi dinara varıncaya kadar devenin fiyatını birer dinar artırdı. Ben Medine’ye vardığım zaman devemin başından tutup Resulullah’ın huzuruna götürdüm.

“Resul-i Ekrem beni görünce Bilâl’e: ‘Yâ Bilâl, Câbir’e ganimet mallarından yirmi dinar ver’ buyurdu. Bana da, ‘Deveni al, evine götür, senin olsun’ taltifinde bulundu.”

 

***

 

Ticaret En Güzel Kazanç ve Rızık Yoludur

Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâmın ilk kırk yıllık hayatı ticaretle geçmişti. Çocukken koyun/keçi otlatmış, gençlik yıllarında da ticaret yapmıştı.

Bir hadislerinde, “Rızkın onda dokuzu ticarettedir” buyurarak insanları ticarete teşvik etmiştir.

Ümmü Hâni radıyallâhü anhânın anlattığına göre, Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâm bir sahabiye, “Koyun ve keçi edin! Çünkü onda bereket vardır” buyurarak hayvancılık yapmayı tavsiye etmişti. Zaten İbn Ömer’in (ra.) naklettiği bir hadiste Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâm, “Koyun ve keçi cennet hayvanlarındandır” buyuruyor.

 

***

 

Alışveriş Yapanlar, Birbirlerinden Memnun Olarak Ayrılsınlar

Alışveriş yapmak, bir şeyler alıp satmak bir ihtiyaçtır ve hayatın bir gereğidir. Fakat burada da karşılıklı rıza ve memnuniyet; gönül hoşluğu ve mümince davranış gösterilmelidir.

Ebû Hüreyre (ra) anlatıyor:

Resûlullah aleyhissalâtü vesselâm şöyle buyurdu: “Alışveriş yapanlar birbirlerinden memnun olarak ayrılsınlar” yani alışveriş karşılıklı rıza ile olsun.

 

***

 

Yapılacak Her İşe Erken Başlamak Gerekir 

Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâm gerek bir yere askeri birlik göndermede, gerekse iş hayatına, rızık için çalışmaya sabah erkenden başlanılmasını tavsiye ediyor ve güne erken başlayanlara dua ediyordu.

Sahr el-Gâmidî (ra) anlatıyor:

Resûlullah aleyhissalâtü vesselâm şöyle buyurdu:

“Allah’ım! Ümmetimin gündüzün ilk vaktinde yaptıkları işleri bereketli kıl.”

Sahr diyor ki: “Resûlullah aleyhissalâtü vesselâm bir askeri birlik ve orduyu savaşa göndereceğinde sabahın ilk ve erken vakitlerinde gönderirdi.”

Peygamberimiz aleyhissalâtü vesselâm kendi yakınlarına hayata erken başlamayı tavsiye ediyordu. Çünkü rızık günün erken saatlerinde taksim ediliyor, bu taksime şahit olmayı hatırlatıyordu.

Bir sabah vakti uyumakta olan kızı Hz. Fâtıma radıyallâhü anhâyı uyandırdı ve şöyle buyurdu:

“Ey kızım kalk, Rabbinin rızık taksimine şahit ol, gafillerden olma! Çünkü Allah, rızkı fecrin (tan yerinin) doğmasıyla güneşin doğması arasında taksim eder.”