TR EN

Dil Seçin

Ara

Kara Üzüm Ve Şifa

Kara Üzüm Ve Şifa

Antioksidanların sağlığa katkısı hakkında çok şey duymuş olabilirsiniz, fakat antioksidanların ne olduğu, vücutta nasıl etki ettikleri hakkında bir fikriniz de olmayabilir. Antioksidanlar bir grup vitamin ve eser elementler olup; başlıcaları vitamin A, E, C, Lutein ve Beta karoten gibi sayılabilir, vücut hücrelerini hasara karşı korur ya da gelişen hasarı tamir ederler. Oksidatif süreçle ortaya çıkan ve vücut hücrelerinde hasar yapan serbest radikallerin oluşumunu yavaşlatırlar. Serbest radikallerin özellikle kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı, immün sistem üzerinde olumsuz etkileri ve kansere yol açtığı bilinmektedir.

Serbest radikaller; alınan gıdaların vücudumuzca yakılması anında ortama salınan maddelerdir, ya da sigara dumanı ve radyasyon gibi dış etkenlere maruz kalındığında oluşurlar.

Antioksidanlar başlıca meyveler, sebzeler, baklagiller, balık, kırmızı ette bulunmaktadır.

Tabiatta en zengin antioksidan deposu kara üzümden bahsedelim; farmakolojik olarak etki mekanizması, kullanımı, yan etkilerini konuşalım. Kara üzümün yaprakları ve meyvesi eski Yunan medeniyetinden beri tıbbi tedavide kullanıla gelmiştir. Son yıllardaki keşiflerde; modern tıp ve alternatif tamamlayıcı tıp kara üzüm çekirdeğinin antioksidan gücünü ortaya koymuştur. Kara üzüm çekirdeğinin damar sertliği olarak bilinen aterosikleroz, yüksek tansiyon, kalp koroner damar hastalığı ve yüksek kolesterole etkisi bilimsel çalışmalarda ortaya kondu. Ayrıca yara iyileşmesini hızlandırdığı; şeker hastalarında görülebilen göz siniri hasarı ve körlüğü önlediği (maküler dejenerasyon), kansere karşı koruyucu etkisi olduğu bilim adamlarınca gösterilmiştir.

İlaç üreticileri tarafından üretilmiş üzüm çekirdeği tabletlerini piyasada bulmak mümkündür. Bu tabletlerin ağızda çiğnenerek yutulmasının iyi tolere edildiği sekiz hafta süren klinik deneysel çalışmalarla anlaşılmıştır. Bazı hassas ve alerjik bünyeli kişilerde tabletler alındığında bulantı, kasıntı, baş ağrısı ve sersemlik görüldü. Diğer ilaçlarla olumsuz etkileşim yaptığı görülmedi.

Bu kapsüllerin hücre hasarına yol açan serbest radikalleri önlediği üzerine hayli çalışmalar başlatılmıştır. Kara üzüm çekirdeğinin biyokimyasal yollardan nasıl etkileştiğini ortaya çıkaracak uzun ve yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü (NCI) prostat ve meme kanserindeki etkisini araştıran çalışmalara destek vermektedir. Teksas Üniversitesi Tamamlayıcı Tıp Enstitüsünde kara üzüm çekirdeğinin kalp, damarlar ve beyin üzerindeki koruyucu etkisi mercek altına alınmıştır.

Ülkemizde başta Doğu Karadeniz, Marmara bölgesinde çok bol, ama tüm bölgelerde yetişen kara üzümün içerdiği amino asitler, B grubu vitaminler (B1, B2), mineraller, potasyum, magnezyum ve demir gibi elementler kansızlığı giderir, bağışıklık sistemini güçlendirir.

İçerdiği doğal fruktoz sayesinde beyin hücrelerinin gereksinim duyduğu enerjinin kısa sürede depolanmasını sağlar.

Diğer yandan renkli üzümlerin kabuklarında Resveratral denen bir antioksidan bulunmaktadır. Resveratral kansere karşı çalışmakta, antioksidan görevi sayesinde yağların erimesine yardımcı olur, yağların damar duvarında birikmesini önleyebilmektedir. Besinlerin parçalanması sonucunda oluşan serbest radikallerin kılcal damarların duvarlarına saldırmasında güçlü bir antioksidan görev üstlenerek düşük yoğunluktaki lipoproteinlerin (LDL) kılcal damarlarda birikmesini engeller. Bir yönüyle tıpkı aspirin gibi kanı sulandırarak ileride gelişecek koroner kalp hastalığına karşı da insanı korumaktadır.

Bazı karaciğer hastalıkları ve kansızlıkta kullanılan üzüm, içerdiği meyve asitleri ve lifli yapısından dolayı, mideye zarar vermeden barsak ve böbreklerin çalışmasını düzenler.

 

Kaynaklar

1. Brooker S, et al. Radiotherapy and Oncology. 2006;79(1):45-51.

2. Clouatre DLK. Encyclopedia of Dietary Supplements. New York.

3. Grape. Natural Medicines Comprehensive Database Web site.

4. Çelik H. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü.