TR EN

Dil Seçin

Ara

Satır Arkası

İki özgürlük

Matematikte var olsa da, gerçek hayatta tek boyutdiye bir şey kesinlikle yoktur. Gerçekte, neye bakarsak bakalım, çok boyutlu bir bütün çıkar karşımıza. Ancak, gözünü kapalı veya bakışını dar tuttuğunda, tek boyutta kalmaya, parçada kaybolmaya mahkûmdur insanoğlu.

Nitekim, genel olarak insanlık tarihi, özel olarak da düşünce tarihi, tek boyutu gerçeğin tamamı’ olarak görmenin, yolun sonuna geldim zannıyla yarı yolda eğleşmenin, bütüne ulaştım zannıyla parçada körleşmenin sayısız örnekleriyle doludur. Büyük umutlarla başlayan ama hayal kırıklığıyla sonuçlanan her teşebbüsün ardında, böylesi bir körlüğün kesin bir rolü vardır.

Bir sefer dönüşünde Hz. Peygamberin söylediği meşhur söz, bu bakımdan, müthiş bir uyarı hükmündedir. Zaferle neticelenen bir seferin sonunda, kapıda bekleyen zafer sarhoşluğutehlikesine karşı, Küçük cihaddan, büyük cihada dönüyoruz.” hatırlatmasını yapmıştır Peygamberimiz. Böylece, cihad’ı yalnızca dış âlemde ve besbelli ortada olan bir düşmana karşı yapılan bir mücahededen ibaret görme zannından ümmetini korumuş, bu boyutun cihadın yalnızca küçükkısmı olduğunu göstermiştir. Büyük cihad’ ise, küçük cihad’ın zıddına, yeri ve zamanı belli olmayıp, bütün bir hayatı kuşatandır. Hedefi ise, dışarıdadeğil, içeridedir. Dışarıda kazanılmış bir küçük cihadm ardından, bizi zafer sarhoşluğu ve gurura sevk ederek kazanmış iken kaybetmedurumuna itmeye yatkın ve hazır olan nefse yöneliktir.

Hz. Peygamberin bin dört yüz yıldır dilden dile aktarılan bu büyük sözünü, hürriyete de uyarlamak, herhalde doğru olacaktır. Galip geldiğinde bizi esir etmesi muhtemel bir dış düşmana karşı yapılan mücahede küçük cihadise, dış âlemde gerçekleşen bir özgürlük de, yalnızca küçük hürriyetolarak nitelenebilir herhalde. Büyük özgürlükise, nefse karşı özgürlük olsa gerektir—nefsin aklımızın kabul ve kalbimizin tasdik ettiği doğruları yaşamamıza mani olmak için önümüze koyduğu engellere karşı özgürlük...

Bu iki özgürlüğün ikisine de talip olmalı ki insan, bir esaretten kurtulurken bir diğerinde berdevam olmasın.

İsmail Örgen


 

***


 

“‘İnsanın elinde yozlaşmış her şey.Doğru, ama her şeyi düzelten de insan değil mi? Peygamberler, velîler, kahramanlar da insan.