TR EN

Dil Seçin

Ara

Irklar ve Kan Grupları Nasıl Ortaya Çıktı?

Irklar ve Kan Grupları Nasıl Ortaya Çıktı?

Yazımızın başlığını teşkil eden soruya bir başka soru ile cevap verilebilir: Tek atadan farklı renk ve ırkların ortaya çıkmasına engel var mıdır?

Hem tek atadan gelinir, hem de farklı renk ve ırklar ortaya çıkar. Aslında bu tip sorular, daha ziyâde biyolojiyle alâkası olmayanlardan gelmektedir. Çünkü bir biyolog bilir ki, her anne, baba, büyük anne ve büyük babalann karakterleri, belli oranlarda yavrularına geçer. Bu oranlar, “Mendel Kanunları” adı altında meşhurdur. Cenâb-ı Hakk’ın koyduğu bu kanunlara göre; meselâ bir fert boy bakımından yüzde 50 ihtimalle annesine, yüzde 50 ihtimalle de babasına benzeyecektir. Ferdin hemen hemen bütün özelliklerinde bu veya buna yakın oranlan görmek mümkündür. Lâkin, bazı karakterler vardır ki, ortaya çıkmaları, yâni bir fertte tesir göstermeleri, bazı şartlara bağlıdır. Nasıl ki, yıldızla- nn görünmesi, gecenin gelmesine bağlıdır. Güneş onların görünmelerine mâni olur. Bazı çekinik (resesif) karakterler de, baskın (dominant) karakterlerin tesiri altındadır. Çekinik karakterler bu tesirlerden kurtulduğu zaman, tesirini gösterecektir. Bu, belki de nesiller sonra mümkün olur.

Günümüzdeki ırklann hepsi ortak bir atadan gelir. Saf ırk mevcut değildir. Meselâ beyaz ırkın bir ferdinden, bir zenci gibi koyu deri rengine sahip fert hâsıl olabilir. Ya da bir Çinli’den, bir Kafkaslı kadar beyaz deriye sahip yavru meydana gelebilir.

Cenâb-ı Hak, Âdem Aleyhisselâmı yeryüzünün her tarafından aldırdığı toprakla yarattı. Bu sebeple zür- riyetinden siyah, beyaz, esmer, kırmızı renkte olanlar olduğu gibi, bazıları da bu renklerin arasındadır. Bazısı yumuşak, bazısı hâlis ve temiz oldu.

Peygamberimiz (s.a.v.) (Taberi ve Ebû Davud’dan Nakil)

Bazıları, zenci ırkın tropiklerdeki yoğun ultraviyole ışınlarına uyum sağlayarak meydana geldiğini iddia ederler. Halbuki bu görüş, Kuzey ve Güney Amerika’da aynı ışınlara maruz kalanların, niçin siyahlaşmadıkları meselesini izah edememektedir. Son yapılan çalışmalar, deri rengindeki bu farklılığın irsî olduğunu ortaya koymuştur. Dolayısıyle, ırkların teşekkülüyle ortaya çıkan siyahlar, kendileri için zararlı olmayan ışınların bulunduğu sahaya göç etmiştir. Diğer taraftan açık renkli ve mavi gözlü İskandinav ırkı ise, ekvator yakınındaki yoğun ultrâ- viyole ışığından kurtulmak için kuzeye gitmiştir.

Dışarıya kapalı bir kabile düşünün. Çevredeki diğer kabilelerle hiçbir irtibatı olmayan bir grup. Buradaki genetik özellikle kabile fertlerinin sahip olduğu ırsî karakterlerin toplamına eşittir. Belli sınırlar içinde yer alan böyle bir bölge “gen havuzu” olarak da adlandırılabilir. Bu gen havuzundaki çekinik karakterler, zamanla melezleme sonucu birbiriyle karışarak, yeni ve değişik karakterler hâsıl eder.

Değişik renk ve ırk karakterlerine bu açıdan bakmak gerekir. İşte ilk insan Hz. Adem (A.S.)’in genetik yapısında da çok farklı renk ve ırk özellikleri vardır. Tıpkı bu gen havuzu gibi, muhtelif karakterleri ihtiva ediyordu. Bütün bu karakterlerin bir anda ortaya çıkması elbette mümkün değildi. Zamanla bazı genetik açılmalar sonucu, değişik karakterler meydana geldi. Neticede, günümüzdeki farklı fertler hâsıl oldu.

Hz. Âdem (A.S.) ve Hz. Havva Da Aynı Kan Grubu Olduğu Halde Bugünkü Dört Kan Grubu Nasıl Ortaya Çıktı?

Bu soruyu ortaya atan, Hz. Âdem ile Hz. Havva’da aynı kan grubu olduğunu nereden biliyor? Onların kanını mı tetkik etmiş?

Her insanda, her bir karakter bir gen çifti, yâni iki gen tarafından kontrol edilir. Bu genlerden birisi anadan, diğeri ise babadan gelmiştir.

Kan grubunu tayin eden genler; A, B ve 0 genleridir. Her bir fertte bu genler şu şekillerden birisi durumunda bulunabilir: AA, AO, BB, BO, AB ve 00. 0 geni, A ve B genlerine göre çekinik (resesif) bir yapıya sahiptir. Dolayısıyla AA genleri A kan grubunu verdiği gibi, AO genleri de A kan grubunu verecektir. Aynı şekilde BB ve BO genleri, B, AB genleri AB ve 00 genleri de 0 kan grubunu hâsıl edecektir. Bir başka ifade ile; A kan grubundan olan bir kimsede bu kan grubunu tâyin eden genler, ya AA veya AO şeklindedir.

Hz. Âdem’de AO ve Hz. Havva’da BO genleri olması halinde, aşağıdaki durum ortaya çıkar.

Şemada görüldüğü gibi, Hz. Âdem’de A, Hz. Havva’da da B kan grubu heterozigot genetik yapıda olması halinde, günümüzdeki 4 kan grubu da meydana gelebilecektir.

Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın kanlarında A, B ve 0 genlerinin bulunması dahi günümüzdeki kan gruplarının ortaya çıkması için yeterlidir.