TR EN

Dil Seçin

Ara

Süslü Suretler Sergisi

Süslü Suretler Sergisi

Kuşa nasıl iki kanat gerekiyorsa mana âlemine yükselmek isteyen insana da iki kanat gerek. Bunlar kalp ve akıl kanatlarıdır. Kişi, kalbiyle yaratıcısını severken aklıyla da yaratılışın ince sırlarını, hikmetlerini, maslahatlarını tefekkür eder, kavrarsa hakiki marifeti kazanır, kâmil insan olur.

Önemli olan neleri, kimin adına sevdiğimiz. Eseri ustası adına sevmek ustayı sevmektir.

Sözgelişi, sen bir resmi ressamından dolayı sevsen, ressam da bunu bilse, elbette bundan memnun olur.

Kâinat bir aynadır. Orada ilahî isimler belirir, görünür, tıpkı güneş ışıklarının deniz yüzünde, su damlacıklarında, cam parçalarında yansıması, ışıldaması, görünmesi gibi.

Yerde ve gökte bulunan varlıklar da birer eserdir. Nimet olarak insana sunulmuş.

Rabbine inanan, onu tanımak isteyen bir insan, kâinatı bir kitap gibi okur, yer ve gök sayfalarındaki ilahî yazıların anlamını kavrar.

İnsanı, dünyayı, evreni, yaratılmış bütün varlıkları inceler, gözlemlerinden hareketle düşünür, vahiy nurunun aydınlığında hakikati görmeye çalışır.

Rabbini tanır, onun sınırsız merhametini, ilmini, iradesini, kudretini bilir. Tanıdıkça sevgisi, saygısı, özlemi artar. Onu tanımanın bir sınırı yoktur, anlar.

“Aynalar gider, aynalar gelir. Ve aynaların eserlerindir! Ey güzel dünya! Ey süslü suretler sergisi! Bana onu göster!” demekten kendini alamaz olur.

Başka varlıkları elbette seveceksin ama yaratıcıları adına. Bir yazarı sevince kitaplarını, yazılarını da seversin ya, işte öyle.

Yaratılan varlıklar da hep onun eserleri, yazıları, nakışlarıdır.

Sadece duygularla hareket etmek yetmez, akıl ve benzeri hasseler de pay ister.

Kâmil insan olmak istiyorsan, kalbini kumandan yapacak, öbür duygularını birer asker gibi onun peşine takacak, seni yaratan celal sahibinin zatına, isimlerine, sıfatlarına doğru yürüyeceksin.

Dengeli bir ilerleme ancak akılla kalbi birlikte uçurmakla mümkün.

Kuşa nasıl iki kanat gerekiyorsa mana âlemine yükselmek isteyen insana da iki kanat gerek. Bunlar kalp ve akıl kanatlarıdır.

Kişi, kalbiyle yaratıcısını severken aklıyla da yaratılışın ince sırlarını, hikmetlerini, maslahatlarını tefekkür eder, kavrarsa hakiki marifeti kazanır, kâmil insan olur.