TR EN

Dil Seçin

Ara

Hayvanlar Nasıl Görür? / Yeryüzü Sergisi’nden

Bir çiçek bahçesi hepimize, içinde rengarenk çiçeklerin bulunduğu bir çiçek bahçesi olarak görünür. Hepimiz, kırmızı gülleri, altın sarısı kalpleriyle beyaz taç yapraklı papatyaları, mor menekşeleri, hep aynı renkte görürüz. Peki hiç düşündünüz mü; Bir arı onları nasıl görür? Bir kelebek, bir helikopter böceği ya da bir inek!?” Hayvanların yeryüzünü nasıl gördükleri, insanları her zaman meraklandıran bir konu olmuştur.

Renkleri görmek, sadece insanlara ait bir özellik değildir ancak hiçbir hayvan gözü, onları biz insanlar kadar çeşitli ve canlı göremez. Mesela atlar için gökyüzü mavi değil gridir. Ayrıca atların cisimleri olduğundan daha büyük gördüğü de bilinmektedir.

Eğer dünyaya bir kedinin gözlerinden bakıyor olsaydınız şüphesiz geceleri olağanüstü bir görüş kabiliyetiniz olacaktı.

Çünkü kedilerin gözlerinin arkasında ayna görevi gören ve Tapetumadı verilen bir zar vardır. Bu organ ışığın göz içinde her tarafa yayılmasını ve nesnelerin daha parlak görülmesini sağlar. Böylece kediler insanlara göre 6 kat daha karanlık ortamlarda görebilirler. Eğer bir kedi iseniz ve işiniz çoğu zaman geceleri ortalığa çıkan küçük fareleri yakalamaksa; size tam da böyle bir göz gerekmektedir. Aynı kediler gün ışığında görme konusunda o kadar iyi değillerdir. Ancak kediler, en küçük bir kımıldanmaya âni tepkiler verecek kadar sıkı bir refleks sistemiyle donatıldığından, farelerin işi gündüzleri de oldukça zordur. Kedilerin dünyası biz insanlarınkine göre çok soluk ve mattır. Ama bir at için gökyüzünün olağanüstü maviliğini görmek nasıl hiçbir şey ifade etmiyorsa, bir kedi için de, gökkuşağını görmek hiçbir şey ifade etmez. Yeryüzündeki güzellikleri pırıl pırıl, rengârenk görmek, sadece biz düşünen insanlar için çok önemlidir.

Yılanların iki çift görme organları bulunur. İlki neredeyse insanlarınki gibi gören normal göz, diğerleri ise bu normal gözlerin hemen önünde bulunan ısıya duyarlı özel bir bölüm. Yılan bu organı sayesinde, sıcakkanlı kemirgenlerin yaydığı vücut ısılarını algılayabilir. Böylece görmek için ışığa muhtaç kalmaz.

Şahin gibi avcı kuşların görme duyuları olağanüstü gelişmiştir. Tam 30 metreden tırnaklarınızın kirli mi yoksa temiz mi olduğunu görebilirler. Bilimadamları şahinlerin gözlerinde teleskopa benzer bir sistemin olduğunu söylüyorlar.

Bal arısının gözleri oldukça farklıdır. Dolayısıyla görmeleri de farklıdır. İnsan gözünde bir mercek vardır. Işık bu mercekten geçer ve göz küresinin arkasında tek bir resim oluşturur. Sonra beyniniz bu resmi okur ve size neye bakıyor olduğunuzu söyler. Bal arısı ise, her bir gözünde yüzlerce merceğe sahiptir. Her bir mercek, çiçeğin sadece bir kısmını gösterir. Arının minicik beyninde bu parçaların tümü bir araya getirilir ve tek bir resim olarak görüntülenir. Üstelik arılar kısa dalga boylarına da hassas oldukları için, morötesi ışınları da görebilirler. Böylece bal özlerinin yerini çok daha iyi seçebilirler.

Gördüğünüz gibi, görmenin pek çok yolu vardır. Ne kedi yılan gibi görebilir ne de bir arı şahin gözlere sahiptir. Her canlı neyi nasıl görmesi gerekiyorsa o özellikte bir göz ile yaratılmıştır. Hayvanlar dünyasındaki bu çeşit çeşit gözler ve görme biçimleri, bazen kaçmak için, bazen avlanmak için mükemmeldir. Biz insanların gözleri ise, belki metrelerce öteden bir tarla faresini göremez ya da morötesi ışınları algılayamaz ama hiçbir göz de, onun kadar bir çiçeğin, bir bulutun, bir ağacın güzelliğini göremez.