Müjde gelmiş;
Sevgi yeryüzüne inecek,
Herkes onu görecek, kokusunu duyacak...
Duyanlar koyulmuşlar hemen yola,
Sevgi nedir bilen var’mola
Hemen gidip koşalım,
Gecikmeden kavuşalım.
Görenler sormuş nereye gidersiniz,
Demişler, sevgiye koşarız, müjdeye gideriz.
Biz muhabbet içiniz, severiz sevmeyi.
Varmışlar kutlu beldeye,
Orada iki güneş var...
Biri akşam elveda derken gurupla,
Diğeri sarılmış yıldızlardan bir grupla,
O batmayan bir güneştir.
O serapa muhabbettir; adı Muhammed’dir.
Onu bilen aydınlanır, yolundan giden kurtulur.
Demişler; Allah, sevgiyi var etmiş,
Herkes görsün diye Muhammed’i yaratmış.
Demişler, senden ayrılık yakar bizi
ey muhabbet güneşi,
Buyurmuş, kişi sevdiğiyle beraberdir,
İman eden için uzaklık yok…
Hem zaten dünya üç günden ibarettir;
Bitti bitecek, geçen kadar vakti yok.
Kalbi yaratan Allah onu hazine yapmış,
Esması adedince tecelliye mazhar etmiş,
Anahtarı iman ve muhabbet,
Bunları da ders vermiş Nebi Muhammed (asm)
Onu dinleyelim can kulağıyla,
Can bulalım Kur’an nurlarıyla,
O nurlarla görelim âlemi,
Unutalım gamı, elemi…
Âlemler Rabbi ne buyurdu,
Ne hüzün vardır onlara, ne korku.