TR EN

Dil Seçin

Ara

Dağ’ı Isıran Köpek

Mukaddesi olmayanlarda mukaddeslere husûmet kara bir mukaddesattır!

İyi, güzel ve doğru adına insanlığa hiçbir şey sunamayanlar, iyi güzel ve doğru olan her şeye düşmanlıkla varlıklarına dayanak bulmaya çalışırlar.

Din ve ahlâk, insanlık kadar eski, birbiriyle iç içe iki büyük kurumdur. Fert ve toplumların hemen her şeyini borçlu olduğu iki temel müessese... İnkârlarını ancak başkalarına bulaştırabildikçe kendi cehennemlerine katlanabilenlerle, rezillikle de olsa ilgilerin merkezi olmak ihtirasıyla kavrulan şöhret ve alâka susuzları bu ezelî iki müesseseye saldırmayı varlık sebebi bilmişlerdir. Davranışlarının altında, inkârın imâna, iffetsizliğin namusa duyduğu kıskançlığın kini yatmaktadır.

Hakikat mağlup edilemez. İnsanlık kadar eski bu çatışmada, yenilen ve hep yenilecek taraf, ona karşı çıkanlardır. Eski ve yeni temsilcileriyle yerleri tarihin çöplüğüdür.

Pompei’ler, Âd’lar, Semûdlar, Sodomlar, Gomoreler, Romalar yok oldu, ama ahlâk yaşıyor! Firavunlar, Nemrudlar, Ebû Cehiller, Hülâgû’lar, Stalinler, Maolar yok oldu, ama din yaşıyor!

Günümüzde Kur’an, Peygamber, Din, Ahlâk ve mukaddeslere saldırmakla ilgi toplamaya çalışanlara bakınız: Dalâlette bile cüce kalmış yaratıklar olduklarını göreceksiniz... Koskoca dağları ısırmaya kalkan köpek yavrularına kızmak mı, gülmek mi, yoksa acımak mı lâzımdır?

Değil tanrı, doğru dürüst şeytanları bile yok!” diyen Carlyle galiba acıyordu!