Satır Arkası
İngiliz Gazetecinin İsrail İsyanı Bir kez daha, İsrail cehennemin kapılarını Filistinlilere açtı.…
Ara
Değerli okuyucularımız;
Yılmayan bir azimle ve sönmeyen bir şevkle, Zafer’imiz sizlerden aldığı maddi ve manevi destekle hizmetine devam ediyor.
Birbirinden güzel yazılarla sizi bu ay da kucaklamaya hazırız. Çünkü Zafer, her yaşın ve her insanın yararlanabileceği ve ilgisini çekebileceği çeşitlilikte konularla dolu, dopdolu. Prof. Dr. Volkan Tuzcu ve Metin Karabaşoğlu uzunca bir zamandan sonra sizlere tekrar merhaba diyorlar.
Filistin, tüm dünyanın olduğu gibi bizim de en baş meselemiz oldu. Farklı açılardan bakan yazılarla dua ve duygularınıza tercüman olacağız inşaallah.
...
Abone servisindeki arkadaşlarımız, her gün hiç aralıksız yüzlerce okuyucumuzla, daha doğrusu gönül dostumuzla tekrar görüşüyor ve en güzel olanı da bu aramalardan hiç firesiz dönüşler yaşanıyor. Okuyucu sayımızda neredeyse on yıldır belirli rakamlarda demir atmış duruyorduk. Bu yıl çok şükür hem abone aramalarındaki bereket, hem yıllar öncesi dostlukların ihyası ile yeni bir döneme girdiğimizi müjdeliyoruz.
Tirajımız çok şükür yıllar yılı ilk defa yükselişe geçti. Nazar değmesin diyoruz. Rabbimize hamdediyor ve bu nimete lâyık olmak için şimdi daha çok çalışmak, yeni okuyucular bulmak zamanıdır diyoruz. Sizlerden de destek bekliyoruz.
Mersin’den bir okuyucumuz:
“Zafer’le bir tanışan hemen tiryakisi oluyor.” diyor. Haksız sayılmaz çünkü bir değil, belki binlerce okuyucumuzun da dualarına tercüman olan bir söz.
Norveç’ten ve Katar’dan yeni abone olan okuyucularımızın dostluk ve dualarına kalbî teşekkür ve dualar...
Yıllardır bu köşeden yazılar yazdık, acı tatlı haberler verdik sizlere. Şimdi neredeyse 33. yılla beraber, üçüncü nesle sesleniyoruz. Ama aynı heyecan ve aynı taptaze duygularla.
Biz hizmetin önemine ve Zafer’in yeri asla doldurulmayacak olan hizmetine canıgönülden inanmış bir avuç insanız. Dün öyleydi, bugün de öyle.
Sesimiz zamanın dağlarında yankılandı ve çığlığımız, sizlerin de sesleriyle bir çığ gibi dalga dalga büyüdü.
Yola devam; şevkle ve azimle...
Sakın sakın ola ki gevşemeyelim ve yapacağımız bir telefon görüşmesini dahi lütfen küçümsemeyelim. Bu yolda küçük zannedilen bir adımdan, çok büyük sonuçlar çıkabilir. Böyle yüzlerce kez şahidi olduğumuz hidayet vakaları var. Zafer’le değişen nice hayatlar var.
Küçük şeylerin büyük önemini anlatan bir öykü:
Vaktiyle koskocaman bir gemide, küçücük bir cıvata vardı. Bu, iki büyük çelik levhayı birbirine bağlayan küçük cıvatalardan biriydi. Bu küçük cıvata, gemi okyanusta yol alırken, birden bire gevşemeye başladı, düşecek gibi oldu.
Öteki cıvatalar, “Sen düşersen biz de düşeriz.” diye seslendiler.
Bunu duyan, geminin teknesindeki çiviler ise, “Biz de çok sıkıştık, biz de biraz gevşeyip rahatlayalım.” dediler.
Bütün bunlara şahit olan demir kaburgalar, endişe ile, “Ne olur yapmayın.” diye yalvardılar; “Siz bırakırsanız biz mahvoluruz.”
Derken küçük cıvatanın niyeti, bir anda bütün gemiye yayıldı. Gemi titremeye başladı. Bunun üzerine bütün kaburgalar, levhalar, cıvatalar ve en küçüğüne kadar çiviler, anlaşıp küçük cıvataya bir elçi gönderdiler.
Küçük cıvata yerinde kalmalıydı. Aksi halde gemi parçalanacak ve içlerinden hiçbiri vatanına kavuşamayacaktı.
Küçük cıvata kendisine bu kadar önem verilmesine çok sevindi ve olduğu yerde kalacağını bildirdi.
...
Aynı dünya gemisinde yaşayanlar olarak herkes bir açıdan o küçük cıvata gibi. Ve herkes kendisiyle nelerin bağlı olduğunu unutma tehlikesiyle karşı karşıya...
Sevgili okuyucularımız.
Gelecek için, ümitlerle doluyuz. “Ne kadar kriz var; o kadar da gayret ve hizmet var.” diyen bir okuyucumuzun bu günleri en güzel şekilde özetleyen sözlerine katılıyoruz.
Sesimiz dileriz ki size ulaşır. Sizlerin de bizi arayıp sesinizi ulaştırmanızı bekliyoruz.
Dualarımızla...
— Selim Gündüzalp
İngiliz Gazetecinin İsrail İsyanı Bir kez daha, İsrail cehennemin kapılarını Filistinlilere açtı.…
Zayıflık hangi durumlarda güç haline gelebilir? Belki çok ters ve mantık dışı…
İsrailoğullarından Davut Bir taşla devirdi Calut’u, Şaşkın şaşkın gülümsedi sonra ‘Ben küçücüğüm,…
Arsız bir saldırganlığın televizyon kameraları, bilgisayar ekranları, gazete sayfaları arasından süzülüp karabasan…
Bir yerde Zulüm varsa, İnlemek de aşırı Olacaktır, İsyan da! Tekmelenenler türkü…
Şehirlerin sadece ismi yoktur, sıfatları da vardır. Bazı şehirler, bir mıknatıs gibi…
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu Varıp eşiğine alnımı…
VER MÜHRÜ! Hattatlarımız, eskimez yazıyı çok iyi işleyip güzelleştirdikleri gibi, mühürcülüğü de…
MALIN BEKÇİSİ Canınız gibi sakladığınız mallarınız, gelecekte ihtiyaç duyarım korkusuyla bekçiliğini yaptığınız…
“Gece uyumanız da O’nun âyetlerindendir.” (Rum Suresi, 30:23) Uyku, Yüce Allah’ın…
Bir zamanlar bir tepenin üzerindeki genişçe bir evde bir oğlan çocuğu yaşarmış.…
Bu asrın başlarında Bediüzzaman Hazretlerine, eskiden Müslümanlar zengin, onlar fakirdiler, şimdi her…
O bir avcı! Bir yokedici... Elini uzatanın kolunu geri alamadığı bir canavar!…
FİLİN HORTUMU NE KADAR HASSAS? Bir filin hortumu, bir ağacı kökünden sökecek…
Vücudumuzdaki kan dolaşımını sağlayan kalbimiz, dört ana odacıktan ve kapaklardan oluşur. Bir…
Adına hayat denen, yaşam denen ya da canlılık denen şeyin aslı nedir?…
Çocukluğumuzda bazı büyüklerin sohbetlerinde Allah’ın kudretine örnekler verilirken beynimizin mükemmelliğinden bahsedilirdi. Bu…
Anlatılır ki; yılanla aslan arkadaş olmuşlar. Birlikte gezer, birlikte yer içerlermiş. Bir…
Karadelikler gök cisimlerini yutarak gitgide devleşiyor ve güçleniyor. Daha büyük bir iştahla…
Hz. İbni Ömer’den (ra): Allah Resulü (sav) buyurdu: “Kim, bir din kardeşinin…
Kış mevsimini yaşadığımız şu günlerde gazete manşetlerinde ve televizyon ekranlarında sıkça boy…
Kıskançlık, insanın en çok utandığı ve gizlediği duygulardan biridir. Bazı kişiler doğuştan…
Dişimi çektiriyordum. Hekim, dişimi çekmeye zorlanırken, o da damaktan kopmamak için âdeta…
Bir çocuk nasıl anneye bağımlı hale gelir? Anneye bağımlı hale gelen çocukların…
ZAMANLAMA Sir Richard Tangye, çok yoğun bir tempoda yaşamaktadır ve insanlardan sık…
Biz büyükler küçükleri hep sevimli yaratıklar olarak görürüz. Öyledirler de. Ama okul…
“Sorunum, kendimle barışamamak...” Merhaba, Satırlarıma nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum aslında. Zafer dergisindeki…
Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka bir şeyi olmayandır. — Sadi-i Şirazi…