TR EN

Dil Seçin

Ara

Tavan Arası

VER MÜHRÜ!

Hattatlarımız, eskimez yazıyı çok iyi işleyip güzelleştirdikleri gibi, mühürcülüğü de ‘hakkaklık’ ismiyle nefis bir sanata dönüştürmüşlerdir.

Mazisi neredeyse insanlık tarihi kadar eskidir mührün. Üzerinde isim veya işaret kazılı olup, mektuplara, senetlere ve diğer varakların üzerine basılan, taştan veya madenden yapılma eşyanın adıdır.

Mühür, devlet erkânında yetki, kuvvet ve kudret sembolüdür. Mühr-ü Süleyman, kuvvet, kudret, tılsım olarak çok eski asırlardan beri meşhurdur. Aynı zamanda, padişahın “Ver mührü!” emri de azledilmeyi ifade eder.

 

...

BAT PAZARI

Her türden kullanılmış eşyanın satıldığı çarşı ya da pazar yerine eskiden ‘Bat Pazarı’ denirdi. Ancak zamanla ‘bat’ değişerek ‘bit’e dönüştü. Çünkü, buralarda satılan eşyalarda genellikle, bit, tahtakurusu, çeşitli böcek türlerinden örnekler bulunduğu için ‘Bit Pazarı’ ismi daha bir anlamlı oldu. Aradan geçen zamanla çok şeyler değişse de bu pazar ya da çarşılar hâlen işlevlerini sürdürmektedirler.

 

...

BEŞ YILDIZLI KERVANSARAY

Türk-İslâm medeniyetinin eşsiz eserlerinden biri de kervansaraylardır.

Bu muhteşem eserlerden biri de Aksaray’dan Nevşehir’e kıvrılan yolun yaklaşık yirmi kilometre ilerisindeki Ağzı Karahan Kervansarayı’dır. Kitabesinde Selçuklu Sultanı Mesud’un veziri tarafından yaptırıldığı yazan bu tesis, 1237’de temeli atılmış ve 1244 yılında da kervansaray zincirine bir halka olarak eklenmiştir.

Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan bu kervansaray, yazın serin, kışın sıcak elli adet odası ile; musluklarından hem sıcak, hem soğuk akan suları ve ayrıca ‘serpmece’si ile, mimarî dehamızın en güzel örneklerinden biridir.

Şimdilerde her nedense ‘duş’ dediğimiz şeyin güzel Türkçemizdeki ismi böyleydi o zamanlar: “serpmece”

Kervansaray sadece mimarisi ile dikkati çekmiyor elbette. Mesela, günlerce öteden gelip iniyorsunuz bu kervansaraya ve yanınızda keselerce altınınız da var. Emanet olarak teslim ediyorsunuz kervansarayın “han ağası”na... Çünkü o bir emanet kasası. Han ağası da bu yüklü emaneti alıp, bir teminat senedi veriyor size. Bizim anlayacağımız ismiyle sigorta poliçesi yani. Aman ha onu iyi saklayın. Olur ya, maazallah, kervansaray saldırıya uğrar ya da yangın geçirir de paranızın başına bir şey gelirse Konya’ya gidip Selçuklu maliyesinden kuruşu kuruşuna tahsil edebilesiniz diye.

 

...

MÜŞTERİ HAKKI

Osmanlı Devleti bir hukuk devleti idi, kendi standartları vardı. Bunlardan bir örneği de, müşterinin ununa, buğdayına zarar gelir düşüncesiyle değirmenlerde tavuk beslenmesini dahi hükme bağlamıştır. Buna göre değirmen sahiplerinin tavuk beslemeleri yasaklanmış; ancak vakti öğrenebilmek için yalnız bir tek horoz beslemeleri izni verilmiştir.