Bahar tüm güzelliğiyle geldi, yaza adım atıyoruz. Artık günler daha uzun ve güneşli havalar bizlere daha bir canlılık veriyor.
İşte böyle günlerde sabahın ilk ışıklarını yatağında uyuyarak karşılayan kişi o günden oldukça büyük şeyler kaçırmış, günün en önemli bölümüne gözlerini kapatmış demektir.
Sabahın erken saatlerinde, güneş yeni doğarken, caddeler bir ölü sessizliği içindedir. Bomboş ve sakin... Arada sırada, pek seyrek olarak bir araba sabahın sessizliği içinde yankılar yaparak gelir, geçer. Çıkardığı gürültü oldukça büyüktür, sessizliği yırtar, uzaklaşır. Aslında arabanın veya tekerleklerin çıkardığı ses normaldir. Bu kadar gürültü koparmasının sebebi, çevrenin tamamen sessiz oluşudur.
Bu saatlerde ağaçların, çalıların, çiçeklerin üzerindeki buğu artık sis olmaktan çıkmıştır. Yalnız sisin nefesi, sisten kalan son izlerdir. Güneş hafifçe yükselmeye başlayınca bu iz de kaybolup gider.
…
Güneş doğarken, sabahın erken saatlerinde yapılan kısa bir yürüyüşün bile insan sağlığı üzerinde son derece olumlu etkileri vardır. Tertemiz, henüz fabrika dumanlarıyla veya araç egzozlarıyla kirlenmemiş hava, ciğerlerimiz için bulunmaz bir nimettir.
Ama unutmamalı ki, bu “sabahın ilk saatlerini” kaçırmak da çok kolaydır. Çünkü başladıktan bir süre sonra sona erer. Güneş yükselir, hava ısınır, insanlar sokaklara dökülürler.
Hâlbuki bu erken saatlerde, günün ilk ışıkları altında yapılan gezintilerin ruh ve beden sağlığı üzerindeki faydaları pek çoktur:
- Vücudumuz için yararları saymakla bitmeyen, bilhassa kemiklerimizi ve iskelet sistemimizi güçlendiren D vitamininin sentezi güneş ışığı ile olur.
- Güneş ışığı bağışıklığımızı yükseltir. Otoimmun hastalıklara karşı koruyucu etkisi bulunmakta ve yaşlanma sürecini yavaşlatmaktadır.
- Depresyona, moral bozukluğuna iyi gelir. Mutluluk sebebidir. Kendimizi daha iyi, daha enerjik, daha canlı ve zinde, daha uyanık hissetmemize yardımcı olur.
- Günün erken saatlerinde yapılan ibadet ve dualar gibi ruhumuzu besleyen davranışlar da eklendiğinde huzur ve mutluluğumuz çok daha fazla artar.
- Sabahları güneşin doğal ışığını kucaklamak ve görmek, beynimize ve bedenimize aktif olmamız için sinyal verir. Böylece daha zinde ve enerjik olmamıza sebep olur.
- Sabah yürüyüşünün, tansiyonu düzenlemede etkili olduğu biliniyor.
- İltihabi durumlara, yaraların iyileşmesine fayda verdiği gibi mikrop öldürücü etkisi de var.
- Sabah erken kalkmak gece uykusunu sonuç verir. Gece uykusu ise daha derin ve tatmin edici, daha dinlendirici olur.
- Güne, güneş doğmadan uyanıp erken başlamakla günümüzü daha planlı ve huzurlu geçiririz. Zamanımız adeta bereketlenir. Ayrıca sabahın ilk saatleri eşref zamanımızdır. Kitap okumak, tefekkür etmek gibi zihinsel faaliyetleri daha iyi yürütürüz. Üreticiliğimiz ve yenilikçi düşüncelerimiz artar.
- Böyle erken kalkarak, yürüyüş yaparak güne başlamanın bize büyük bir avantaj sağlamış olduğunu bu fırsatı kaçırmış insanlara bakarak daha iyi anlarız. Onların yorgun yorgun işlerinin başına gittiklerini görürüz. Bizim gibi, güne bir iki saat kadar önce başlamış olanların gününü çok daha sağlıklı ve rahat geçirdiğini gördüğümüz gibi zamanın nasıl bereketlendiğine de şaşar kalırız.
Gerçekten sabahın erken saatlerinde uyanık olmanın, dışarıya çıkarak gün ışığında yürümenin, güneşin doğuşunu görmenin, mutlu ve sağlıklı olmamıza sayısız katkıda bulunduğu aşikârdır.