TR EN

Dil Seçin

Ara

Ramazan Ve Oruç

Ramazan Ve Oruç

Orucun ve oruçlunun değeri hakkında Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) şöyle buyurdu:

- Sevap olduğuna inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutan kimsenin geçmiş günahları bağışlanır.

- Allah Teâlâ, kendi rızâsı için oruç tutanı, Cehennem ateşinden yetmiş yıl uzaklaştırır.

- Cennetin sekiz kapısı vardır. Namaz kılanlar, kıyamet gününde Cennete namaz kapısından; cihad edenler cihad kapısından, sadaka verenler sadaka kapısından gireceklerdir. Bu sekiz kapıdan birinin adı Reyyân’dır. O kapıdan sadece oruç tutanlar girecektir.

Mahşer yerinde bir ara “Oruç tutanlar nerede?” diye seslenilecek. Oruç tutanlar yerlerinden doğrulacak. Onlar Cennete girince bu kapı kapanacak; artık oradan kimse girmeyecek. Reyyân kapısından girenler bir daha susuzluk çekmeyecek.

- Sahâbîlerden biri, Peygamber Efendimizden, kendisine fayda verecek bir ibadet tavsiye etmesini istedi. Resûl-i Ekrem ona “Oruç tutmanı tavsiye ederim. Onun gibisi yoktur” buyurdu.

 

Ramazan ayının değeri hakkında Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) şöyle buyurdu:

- Ramazan ayının daha ilk gecesinde Cennetin bütün kapıları ardına kadar açılır; Cehennemin kapıları birer birer kapanır; azgın şeytanlar bağlanıp tesirsiz hâle getirilir.

- Oruç tutan kimse, büyük günahlardan sakınırsa, iki Ramazan arasında yaptığı günahları affedilir.

- Bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi bu aydadır.

- Ramazan ayını oruçla geçiren, bir de her ay üç gün oruç tutan kimseye bütün yıl oruç tutmuş gibi sevap verilir. Çünkü iyiliklere on katı sevap verilecektir.

- Bir ibadete ve iyiliğe on katı sevap verileceğini Allah Teâlâ da belirtmiştir.

- Ramazan ayı Kur’ân ayıdır. Peygamber Efendimiz Ramazan’ın her gecesinde Cebrâil aleyhisselâm ile buluşur ve o güne kadar inen Kur’ân âyetlerini karşılıklı olarak birbirlerine okurlardı.

- Allah’ın Resulü her zaman cömertti; ama Cebrâil aleyhisselâm ile çokça buluştuğu bu ayda, esen rüzgârdan daha cömert olurdu.

 

Oruçlu nasıl olmalı? Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) bu konuda şöyle buyurdu:

Oruçlunun sadece midesi değil, dili de oruç tutmalıdır. Bunu Peygamber Efendimiz şöyle anlatmıştır:

- Oruçlunun ağzından kesinlikle kötü söz çıkmamalı,

- Kimseyle kavga etmemeli,

- Yalan söylemekten, boş ve mânâsız konuşmaktan kaçınmalıdır.

- Eğer biri ona hakaret etmeye kalkarsa, “Ben oruçluyum” deyip geçmelidir.

- Hem oruç tutup, hem yalan söyleyenin, yalan dolanla iş yapanın, yemeyi içmeyi bırakmasına Allah Teâlâ hiç değer vermeyecektir.

- Orucu oruç gibi tutmayanların eline, aç susuz kalmaktan başka birşey geçmeyecektir.