Hadsiz rahmet sahibi olan Rabbimiz, her mevsimi bir vagon gibi, hazine-i gaybından envai çeşit nimetlerle doldurup bizlere gönderir. İhtiyaçlarımızı gayet rahîmane karşılar.
Yaz mevsimine girince kavun, karpuz, üzüm ve şeftali gibi su açısından zengin meyvelerle bizi karşılar. Elbette bu bol sulu meyvelerin yaz sıcağında bizlere sunulmuş olmasının pek çok hikmetleri vardır.
Kavunun %95’ini su oluşturur. Kavun aşırı terlemeyi azaltır. Yazın çok terlemekten şikâyetçi olanlar, kavun yiyerek bu problemlerinin çözümüne yardımcı olabilirler. Bunun yanında; A, B1 ve C vitaminleri ile meyve şekeri, selüloz, azotlu ve yağlı maddeler de içerir. Potasyum, magnezyum ve kalsiyum gibi oldukça zengin mineral içeriğine sahiptir. 100 gramında 31 kalori olan kavun zayıflamak isteyenler için de iyi bir besin kaynağıdır.
Kavunun letafetine, güzelliğine dikkat edilirse, yemek için yaratılmış olduğu hissedilir. İşte gözümüzle her an gördüğümüz bu çok hârika eserlerin, gayet basit, önemsiz şeylerden meydana gelmesi yaratıcılarının sanatını ve sevgisini bizlere ne güzel gösterir.
Strese karşı kavun
Fransa Tarım Bilimleri Araştırmaları Enstitüsü’nden (INRA) bir grup bilim adamı, kavunun içerdiği antioksidanların strese karşı koruyucu olduğunu tespit ettiler. Kavunun, antioksidan savunma enzimlerinden süperoksit dismutaz (SOD) açısından zengin bir kaynak olduğunu belirten bilim adamları, hayvanlar üzerinde yaptıkları araştırmanın sonucunda bu enzimin, sindirim sisteminde biriken stres proteinlerinin seviyesini düşürebildiğini gözlemlemişlerdir.
Kavun çekirdeğindeki şifa
Kavunu yemeden önce çekirdeklerini genellikle ayıklar ve çöpe atarız ama unutmamamız gereken bir şey var; o da kavunun çekirdeklerinin de yenmesinin iç organlardaki yaralara iyi geleceğidir.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (asm) kavunu çok sever ve ondan şöyle söz ederdi: “O yemektir, o şerbettir, o çövendir, o reyhandır, o iç organları temizler.” Peygamberimiz (asm), “iç organları temizler” derken daha yüzyıllar öncesinde kavunun kanı temizleyici özelliğini açıkça anlatmıştır.
Kavunu, İbni Sina ve Davudi Antaki gibi eski hekimler de övmüş ve faydalarını eserlerinde anlatmışlardır. Günümüzde doktorlar tarafından da yararları tescil edilen kavunun en önemli özelliği kandaki zehirli maddeleri temizlemesidir.
Kavun yerken bunlara dikkat edin
Bu arada, kavunun fazla miktarda yenilmesinin ülser, yüksek tansiyon ve şeker hastaları için zararlı olduğu da unutmamalıdır. Ayrıca çok bekletilmiş ve yumuşamış olan kavunun asitleşmesinden dolayı bünyeye zararlı olduğu da bilinen bir gerçektir. Sıhhatli olmak en büyük nimetlerdendir; çünkü dünyayı kazanmak da, ahireti kazanmak da sağlıklı olmakla mümkündür.
Risale-i Nur’da kavunla ilgili olarak birçok yerde tevhid delilleri sunulmaktadır. İşte bunlardan bazıları:
“İnce bir sap ile koca bir kavunu bağlayıp çıkaran kudrete hiçbir şey ağır gelmez.”
“Evet bir kavun çekirdeğini halk eden zât, bilbedahe kavunu halk edendir; ondan başkası olamaz ve olması muhal ve imkânsızdır.” O halde çekirdeği kavundan ayrı düşünemediğimiz gibi insanı da kâinatsız düşünemeyiz...
Evet ey gafil insan, senin ihtiyacına uygun olarak sanatlı bir şekilde yapılmış ve senin için pişirilmiş, hazırlanmış bir kavunu ince bir sap ile çıkarıp sana uzattıran ve eline veren bir zâtın müdahalesinden kendini hür ve korkusuz mu zannedersin.
Kaynaklar
1. Tatlı, A. “ALLAH ve Resulü (s.a.v) tavsiye ettiği gıdalar, Tefekkür-Kültür Eğitim ve Düşünce Dergisi, 2001
1. Vouldoukis, I. et al. Antioxidant and Anti-İnflammatory Properties of A Cucumis melo LC. Extract Rich in Superoxide Dismutase Activity.