TR EN

Dil Seçin

Ara

Ey Bağrında Nice Sırlar Saklı Olan Okyanus

Ey Bağrında Nice Sırlar Saklı Olan Okyanus

Ey bağrında nice sırlar saklı olan okyanus!..
Bugün senin pencerenle şu keşmekeş 
halet-i ruhiyeme nazar ediyorum...
Sen kimileri için uçsuz, bucaksız bir manzara iken,
Kimileri içinse kendi ruhlarının aynasısın.
Ne kadar keşfedilsen de,
büyük bir yanın hep karanlıktır.
Hiçbir zaman kimselere açmadığın ve açamayacağın sırların vardır...
Haşin fırtınaların, huzur veren meltemlerin vardır.
Ve geniş bir bağrın vardır...
Yutarsın ne atılırsa içine,
Gömersin o engin sularına.
Kimse anlamaz hüznünü, 
Bağrına akar binlerce nehir,
kirleri pasları ve yaslarıyla…
Her şeylerine rağmen kabul eder,
sırlarını ifşa etmezsin.
Sen herşeye rağmen sevecek kadar aşık;
nehirler kendilerinden geçecek kadar sadık...

Ve acıların vardır senin,
bağrını yakan nice kayıpların…
Elveda bile diyemediğin,
zamansız vedaların vardır...
Sadece seni yakan ızdırapların,
sessiz haykırışların vardır.

Ve pişmanlıkları da çok iyi bilirsin sen...
Büyük fırtınaların dolduruşuna gelip,
kaç gemi kırdın yıktın.
Dalgalarınla dövüp yine bağrına gömdün.
Çünkü geniştir bağrın senin...
Pişmanlıklarını bile bağrına basacak kadar geniştir...
Bazen acı, bazen gözyaşı, bazen de mutluluk düşer payına...
Hepsini bağrına basarsın ama;
hepsini hazmedemezsin,
öyle şeyler atarsın ki içine gün geçtikçe
büyük bir fırtınaya dönüşür.
Ama kimse anlamaz neden dalgalandığını;
neden bu kadar çalkalandığını…
Fırtınana kin tutar umarsız kaptanlar.
Herkes kendi himayesinde olanı korur.
Kimse bilmez durulmak için dalgalandığını…
Kimse bilmez sabah yakın olduğu için 
bu kadar karardığını…
Ve kimse anlamaz hoş meltemlerinin,
bu fırtınalarsız olmadığını…