TR EN

Dil Seçin

Ara

Müslüman'ın Tepkisi Müslümanca Olmalı

Müslüman'ın Tepkisi Müslümanca Olmalı

Amerika’da çekilen ‘Müslümanların Masumiyeti’ isimli hakaret ve provoke amaçlı film Müslümanların haklı tepkilerine sebep oldu. Fakat, bu film bizi üzdüğü gibi, ona verilen tepkilerin şekli de üzdü.

 

Amerika’da çekilen ‘Müslümanların Masumiyeti’ isimli hakaret ve provoke amaçlı film Müslümanların haklı tepkilerine sebep oldu. Fakat, bu film bizi üzdüğü gibi, ona verilen tepkilerin şekli de üzdü.

Böyle sistemli bir şekilde insanların nefretlerini tahrik edecek olaylar vuku bulduğunda insanlar, öfkelenmekte kendilerini yerden göğe kadar haklı görebilirler. Değerlerimize yapılan hakaret ve saldırılar elbette protesto edilmeli ama bu Müslüman olmanın gerektirdiği olgunluk ve seviyeyle olmalı. Yoksa hem provoke etmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürmüş, hem de haklıyken, haksız konuma düşmüş oluruz.

Ne olup bittiğini anlayıp bunun önüne geçmek ve sağduyulu hareket etmek için, resmin tamamını görebilmek gerek. Yoksa birilerinin istediği gibi resmin tek bir karesine odaklanmak, bizi istedikleri tuzağa çekmelerine yardım eder.

Şiddet ve terör bir protesto ve tepki aracı olmamalı. Böyle görüntülerle Müslümanlar, tüm dünyaya vuran yıkan, şiddetten başka bir tepki bilmeyen insanlar olarak tanıtılıyor. 

Bu gibi durumlarda herkes üzerine düşen görevi yapmalı. Söze sözle, filme filmle.. cevap verilmeli. Bunun bir örneğini, Bediüzzaman Hazretlerinin, İngilizlerin Müslümanları Kur’an’dan uzaklaştırma planlarına tepkisinde görüyoruz. Bediüzzaman bu insafsız plana, “Kur’an’ın sönmez ve söndürülmez manevî bir güneş hükmünde olduğunu, ben dünyaya ispat edeceğim ve göstereceğim!” diyerek tepkisini ilimle ortaya koymuştur. Kur’an’ın hakikatlerini bu asrın insanına en ikna edici beyanlarla anlatan Risale-i Nur Külliyatı da onun ruhunda coşan böyle duyguların meyvesidir.

Aynı şekilde Mevlid-i Şerif’i Süleyman Efendiye yazdıran saik, Peygamber Efendimize (asm.) karşı yapılan bir saygısızlığa duyduğu tepkisiydi. Bu seviyeli tepkiler, dindar entelektüellere çok şey anlatıyor olmalı.

Merkezi Kuveyt’te bulunan En-Nusra el-Alemiyye teşkilatı da, Hazreti Peygamberimizi hedef alan filmin provoke amaçlı olduğuna dikkat çekti. Yusuf el-Karadavi’nin başkanlığını yaptığı teşkilat bildirisinde, “Peygamber Efendimize yapılan hakarete yönelik tepkiler, yasal ve istenilebilir şeydir. Bu, imanın delillerindendir. Peygamberi savunmak özenilecek İslamî bir davranıştır. Ancak Müslümana düşen görev, İslamî hukuka ve Peygamberin emirlerine göre hareket etmektir” denildi.

Öte yandan ABD'de çekilen seviyesiz filmin oyuncularından aktris Cindy Lee Garcia, yapımcıya sahtekârlık ve kara çalma suçlarından dava açtı. Garcia, açtığı davada, 'Müslümanların Masumiyeti' filminin yapımcısı Nakoula Basseley Nakoula tarafından aldatıldığını söyledi. 

Bu konuyla ilgili haberler arasında, güzel müjdeler de geldi. Hz. Peygamberimizin hayatı, İslam âlimleri ve iş dünyasının yanı sıra Yüzüklerin Efendisi ve Matrix’in yapımcısı Barrie Osborn’un desteğiyle filme çekilecek.

Katar merkezli medya grubu Al-Noor Holding, Peygamber Efendimiz’in mesajını tüm dünyaya iletmeyi amaçlayan filme 450 milyon dolarlık etkileyici bir bütçe ayırdı. Film 3 bölümden oluşuyor. İlk bölümde Peygamber Efendimiz’in dünyaya gelmesinden Hicret’e kadar olan dönem. İkinci bölümde Hicret, üçüncü bölümde ise Medine dönemi, Mekke’nin fethi ve İslam’ın dünyaya verdiği mesajlar anlatılacak. Her bölüm 2-2,5 saat uzunluğunda olacak. Film yüzde yüz Müslüman sermayesiyle çekilecek, yapımında ise dünyanın pek çok milletinden oyuncu ve teknisyenler yer alacak.

Ne diyelim; sabırla bekliyoruz...